Cem Seymen’ i CNN de yaptığı tarım programlarında tanımıştım. Seçtiği konular ve anlatım şekli ile dikkatimi çekmişti. Kitabının çıktığını görünce büyük bir hevesle okudum ve şiddetle tavsiye ediyorum.
Kitapta özellikle demokrasi ve özgürlük üzerine durulmuş. Birey olarak Özgür olmanın nasıl olması gerektiğini ilham verici kendi hayat hikayesi ile anlatıp demokrasi ile beraber nasıl gelişmiş ülke olunacağını birbiri içerisinde katarak insan odaklı ekonomi anlatımı görüyoruz. Kesinlikle okunması gereken bir kitap
Cevat Çapan ) derste sormuştum:
"Neden şiir severiz?"
Çarpıcı bir cevap vermişti:
"Çünkü edebiyat bizi daha fazla insan olmaya zorlar."
Edebiyat eğitimi belki de hayatımda verdiğim en isabetli karar oldu. Bu eğitim sayesinde var olduğunu hiç bilmediğim bir zihin haritasına kavuştum. Benim için muazzam bir keşif, uçsuz bucaksız düşün yolculuğuna açılan binlerce, yüz binlerce kapıydı. Edebiyat beni baştan aşağı sarstı. Her yazar, her kahraman, her mekân dünyanın bilgisini boca etti üzerime. Yeniden kodlandım adeta.
Hem yazarın hemde kitapların sessiz dili iletişim için görünmez köprüler kurar.En sağlam dostluklar,en duygusal bağlar,uzun sürecek sevgiler bence kütüphanelerde oluşur.
Sabahattin Ali der ya hani o muhteşem dizelerinde:
"Kimseyle hiçbir konuda yarış halinde değilim.
Kimseden akıllı, kimseden güzel, kimseden iyi olmak
gibi bir iddiam yok.
Kimse için değilim.
Daha değilim.
Bu devasa iddiasızlığın bana verdiği özgürlüğün
hastasıyım."