Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
565 syf.
9/10 puan verdi
Öncelikle bu kitap için özgürlüğün manifestosu demişler, bu sava katıldığımı belirtmek isterim. Konu itibari ile işlemediği bir suçtan ötürü cezaevine -aslında cezaevi sözcüğü tanımı karşılamıyor, Fransız sömürge adalarından Şeytan Ada 'sına sürgün ediliyor demek daha yerinde olacaktır sanırım- gönderilen "Papillion ( Fransızca= Kelebek)" lakablı karakterin özgürlüğüne kavuşmak için atlattığı badireler ve yan karakterlerle olan etkileşimini anlatıyor. Makumların hayatta kalabilmek için geliştirdiği taktikler, yozlaşmış hapishane personelleri, özellikle özgürlüğünü arzulayan mahkumlara uygulanılan hücre cezaları ve tecritler yazar tarafından oldukça iyi betimlenmiş. ( Sonradan kitapta yazılanların gerçek olduğunu öğrenince üzerimde ki şoku atmak kolay olmadı açıkcası.) Son olarak kitapla ilgili sayfa sayısı ve yazarın olayları uzun ele aldığı eleştirilerinin yersiz olduğunu düşünmekteyim. Bu tamamiyle şahsi düşüncemdir, kimseyi kırmak niyetinde değilim. Okumanızı tavsiye ederim, Papillion özgürlüğüne kavuşunca siz de özgürlüğünüzü elde etmiş gibi etkileneceksiniz. Dipnot: Papillon 25 yaşında mahkûm olmuş, 38'inde kaçmış, 67'sine kadar özgürce yaşamıştır. ( Kaynak : Wikipedia )
Kelebek
KelebekHenri Charrière · E Yayınları · 20195,3bin okunma
Hatırlatma mahiyetinde özgürlüğü tanımlayacak olursam; herhangi bir koşulla sınırlanmaya, zorlamaya, kısıtlamaya bağlı olmaksızın düşünme ve davranma durumudur. Ancak benim için özgürlüğün tanımı; ölüme yakın olmaktır. Çünkü hiçbir insan ölüme yakın olmadan tam anlamıyla özgür olamaz. Ölüm ne kadar yakınsa o kadar özgür olabilir bir birey.
Sayfa 61 - Dokuz YayıncılıkKitabı okudu
Reklam
Sen, sen olarak yok olmak zorundasın, o zaman gerçek ortaya çıkar. Gerçeğin ne olduğuna dair hiçbir fikre sahip değilsin, rüyalarında bile. Sen gerçek dışısın ve gerçek dışılıkta yaşıyorsun. Rüyalarda yaşıyorsun, uykuya dalmış vaziyettesin. Uyanışın nasıl bir şey olacağını kavrayamazsın. Yalnızca bir tek şey söylenebilir: Bildiğin hiçbir şeyi
İsveç Söylevi
“Ben kendi hesabıma sanatım olmadan yaşayamam. Ama, bu sanatı her şeyin üstüne koymuş da değilim. Tersine, onsuz edemeyişim, onun beni herkesle bir etmesi ve olduğumdan başka türlü olmaksızın herkesle bir düzeyde yaşatmasıdır. Sanat, benim için tek başına tadı çıkarılan bir şey değildir. Sanat bence, en büyük sayıda insanı, ortak acılar
Say YayınlarıKitabı okudu
Özgürlüğün Peşindeki Rehineler
"Özgürlüğün tanımını yapmak ne çok kolay; ne de çok zordur; elbet bir tanımı vardır fakat herkes için farklı algılanır; kimisi için istediği şekilde bir hayat sürmek, kural tanımadan gelişigüzel yaşamak, kimisi için ise toplum baskısından ötürü var olduğuna inanmadığı hayali bir kavram. Ben ise özgürlüğün bir çeşit hayat ötesi ödül olduğuna inananlardanım. Bu dünyada tamamen özgür olmadığımın farkındayım çünkü. Bir bekçi misali emaneti sahibime vereceğim günü bekliyorum."
352 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Kesinlikle Bin Dokuz Yüz Seksen Dört'ü eleştirmeyeceğim, aksine öveceğim: SAVAŞ BARIŞTIR. ÖZGÜRLÜK KÖLELİKTİR. CAHİLLİK GÜÇTÜR. Yukarıdaki üç çelişkili cümle üzerine kurulu tüm kitap. Biraz daha detaylıca değinmek gerekirse eğer: Orwell Hayvan Çiftliği'nde yaptığı şeyin bir benzerini ama daha detaylısını Bin Dokuz Yüz Sekse Dört'te yapmış.
1984
1984George Orwell · Can Yayınları · 2019165,2bin okunma
Reklam
Asıl istediğim para değil.Daha doğrusu, ne para ne de güç istiyorum.Yalnızca güçlü olmakla elde edinilen başka hiç bir yolla sahip olunamayan şey gereklidir bana; bu, yalnızlık ile gücün sakin, heyecansız bilincidir! İşte size insanlığın uğruna birbirini yediği özgürlüğün tanımı!
"...Kendine çizdiğin sınır yoksa, özgürlük de yok. Zira özgürlüğün tanımı için bir hudut yapılmalı. Her şeyin başıbozuk ve keyfi bir şekilde vuku bulması değil özgürlük..."
Sayfa 57 - Timaş YayınlarıKitabı okudu
"Burnunun ucundan ötesini göremeyen gerçekçilik, en çılgın hayallerden daha korkunç olur. Bu dünyada zaten ne var? Yalnız hayalden başka ne var? İstediğim para değil, daha doğrusu, ne para ne de güç istiyorum. Yalnızca güçlü olmakla elde edinilen, başka hiçbir yolla sahip olunamayan şey gereklidir bana: Bu, yalnızlık ile gücün sakin, heyecansız bilincidir! İşte size insanlığın uğruna birbirini yediği özgürlüğün tanımı! Özgürlük! sonunda yazabildim bu sözcüğü... Evet, gücün tek kalmış bilinci çekicidir, hoştur. Güçlüyüm, sakinim de. Gök gürültüsü Jupiter'in elindedir, o da sakindir. Gümbürdediğini duyar mısınız sık sık! Kafası çalışmayan biri uyuduğunu sanır. Oysa Jupiter'in yerine bir edebiyatçıyı, ya da salak bir köylü kadını koysanız ne gümbürtüler olur, ne gümbürtüler!" -Fyodor Mihayloviç Dostoyevski
318 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.