“Ver kızım ver ver” diyerek elimdeki kasayı çekti görevli amca. Mahçup oldum, çünkü görevi benim yükümü taşımak değil. Üstelik babam yaşında. Teşekkür ettim. Dedi ki kızım “ben yaptığım her işi Allah rızası için yapıyorum. Mahçup olmana gerek yokki, senin için yapmıyorum.”🙃🙃
Bu amcaya kulluğun lezzetini tatmak nasip olmuş dedim.
Aramızda yarın tatsızlık geçse, “bir de bunun yükünü taşımıştım, yazık oldu kendimi yorduğuma” demeyecek. Vefasızlık, nankörlük, ihanet bile görse “halbuki ben şunu şunu yapmıştım” diyerek kurban psikolojisine girmeyecek. Hüznünü daha makul sınırlarda yaşayacak.
Ömrü boyunca yaptığı fedakarlıkları başa kakmayacak. “Ben seni okutmak için...” diye başlayan cümleler kurmayacak.
“Aldım almadın, verdim vermedin” diye sürtüşmeyecek. Yaptığı işten gocunmayacak.
“Önce o arasın” demeyecek, çünkü insanları ararken onların hatrına değil “Allah” hatrına arıyordu.
“Allah beğensin beni” dediği için beğenilme putuyla yolu hiç kesişmeyecek. Ama “beni beğenmeyen az öteye gitsin” diye kendi beğenisini de putlaştırmayacak.
Sağlık putu, spor putu, güzellik putu, para putu, beşeri putlar ki bu bir sevgili görüntüsünde de olabilir, hepsi ona ırak. Gerçek özgürlük. Allah daim etsin.
Bire kul olmayan bine kul olur dedikleri bu.
(Bu yazının herhangi bir yerine bir ilave yapsanız ne ilave ederdiniz? O cümle ve akabinde kendi cümlenizi paylaşır mısınız?)
#mervenia
-Alıntı-