Padişah bir katili affedebilirdi. Fakat zevkine, arzusuna, aşkına, hayvânî hislerine karşı gelen bir insanı, affetmez ve bunu unutmazdı.
İbrahim Ethem
Suya bir iğne attı
Deniz kıyısında
Yamalı giysiler içinde
Bir adam
Yüzlerce balık
Ağızlarında birer iğne
Başlarını çıkardılar sudan
Leyla, komşu yalıdaki ihtiyar dadıyı hatırladı. Onu tanıdığı zaman kadın çok yaşlanmıştı, panduflarını sürüye sürüye yürüyor ve “Vallahi yaptı, vallahi yaptı!” diye söyleniyordu. Leyla bunun ne anlama geldiğini öğrenmek isteyince yalıdaki yaşıtları sebebini anlatmışlardı. Mustafa Kemal Harbiye öğrencisiyken o yalıdaki arkadaşına ders çalışmaya gelirmiş. İki Harbiye öğrencisi yalının bahçesinde çalışırken dadı da arada onlara kahve ikram edermiş. Mustafa Kemal dadıya Boğaz’ın karşı kıyısındaki padişah sarayını gösterir ve “Bak dadı, ben ileride burayı müze yapacağım!” dermiş. Kadın da “Hadi oradan zevzek!” diye karşılık verir ve koskoca padişahın sarayına dil uzatan bu yeniyetme sarışın çocuğu paylarmış. İşte kadının sırrı ve son günlerini, “Vallahi yaptı, vallahi yaptı!” diye geçiriyor oluşunun sebebi buymuş.
Sayfa 161Kitabı okudu
Âmiriyet ve hâkimiyetin muktezası; rakip kabul etmemektir, iştiraki reddetmektir, müdahaleyi ref'etmektir. Onun içindir ki küçük bir köyde iki muhtar bulunsa köyün rahatını ve nizamını bozarlar. Bir nahiyede iki müdür, bir vilayette iki vali bulunsa herc ü merc ederler. Bir memlekette iki padişah bulunsa fırtınalı bir karmakarışıklığa sebebiyet verirler.
Sayfa 72
seninle bir geleceğimiz olabilirdi be izmirlim :D
uzun zamandır uzaktan uzağa hatta itiraf edeyim hoşlantıyla takip ettiğim bir kız, makarnacıları tiye almak için sibel can'ın padişah şarkısını koyup ileti paylaşmış. kızım sen izmirlisin, izmir'e bir adam gelip peygamberliğini kabul ettirse ve adaylığını koysa sandıktan yine CHP çıkar. sen niye böyle şeyler paylaşıyorsun, böyle ilginç şarkılarla laf sokmaya çalışıp gözümdeki o sarsılmaz marjinal imajını magmaya gömüyorsun. bir de kız bu uygulamada he. neyse engelleyeyim de bir daha görmeyeyim. acayip asabım bozuldu ya :D
Padişah hırkası giymişsiniz,
kibir kötüdür diyorsunuz.
Kula boyun eğmişsiniz,
Allah büyüktür diyorsunuz.
bir padişah, müddet-i saltanatında belki her senede, ya cülûs-u hümayûn namıyla veyahut başka bir şa'şaalı cilve-i saltanatına mazhar bazı günleri bayram yapar. Raiyetini, o günde umumî kanunlar dairesinde değil; belki hususî ihsanatına ve perdesiz huzuruna ve has iltifatına ve fevkalâde icraatına ve doğrudan doğruya lâyık ve sadık milletini, has teveccühüne mazhar eder.
Öyle de: Ezel ve Ebed Sultan'ı olan on sekiz bin âlemin Padişah-ı Zülcelal'i; o on sekiz bin âleme bakan, teveccüh eden ferman-ı âlîşânı olan Kur'ân-ı Hakîm'i Ramazân-ı Şerif'te inzâl eylemiş. Elbette o Ramazan, mahsus bir bayram-ı İlâhî ve bir meşher-i Rabbânî ve bir meclis-i ruhânî hükmüne geçmek, muktezâ-yı hikmettir. Mâdem Ramazan o bayramdır; elbette bir derece, süflî ve hayvanî meşagılden insanları çekmek için oruca emredilecek.
Ramazan İktisad Şükür
Sayfa 14 - RnkKitabı okudu
Kuzey lrak'ın Askeri ve Siyasi Tarihi
1903'de gerçekleşen bir diğer isyan Barzan bölgesinde Şeyh Abdüsselam Barzani'nin gerçekleştirdiği isyandır. Böigenin 20. yüzyıldaki tarihine damgasını vurmuş olan
Nakşibendiliğin Halidi konumundadırlar:
Şeyhlik Seyyid Taha el-Nehir tarafından Barzan aşireti lideri Taceddin'e verilince, bölgede önemli bir dini güç oluşturmuşlardır. Barzan aşireti Amadiye yakınlarında; Büyük Zap suyunun sol kıyısında dağlık bir alan Barzan bölgesinde yerleşiktir ve savaşçı bir aşiret olan Barzanlar talanı bir geçim kaynağı haline getirmişlerdir. Bu ailenin liderlerinden Taceddin'in oğlu Şeyh Abdüsselam Arazi Kanunu çerçevesinde aşiretinin yerleşik düzene geçirilmesi söz konusu olduğunda ayaklanmıştır. Abdüsselam'ın asılmasından sonra Barzan aşiretinin liderlerleri tutuklanarak Diyarbakır'a getirilmiş ve bir buçuk sene Diyarbakır cezaevinde tutulduktan sonra Padişah'ın emri ile serbest bırakılmış ve aşiret Süleymaniye, Erbil ve Kerkük bölgesine sürgüne yollanmıştır. Bu arada Şeyh Abdüsselam'ın yerine geçen Şeyh Muhammed ölmüş onun yerini Molla Barzani'nin ağabeyi olan Şeyh 2. Abdüsselam almıştır.
