Daha gencim, yirmi yaşındayım; ama umutsuzluk, ölüm, korku ve bir hüzün cehennemini kaplayan saçma bir yuzeysellik dışında hayat hakkında bir şey bildiğim yok. Insanların nasıl birbirine girdiklerini ve sükunet içerisinde, bilmeden, ahmakca, uysal ve masumca birbirlerini nasıl katlettiklerini görüyorum. Dünyanın en zeki beyinlerinin silahlar ve onları daha arınmış ve katlanılabilir kılan sözcükler icat ettiklerini görüyorum.