440 syf.
9/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Dr. C. Jung şöyle der: "Artık elinde mitolojinin anahtarı var. Ruhun tüm kapılarını açmakta özgürsün." Bu incelemeye böyle bir başlangıç yapmak sanırım yerinde olacaktır. Hem Freud hem de Jung, yıllar süren klinik çalışmalarında hastalarında arkaik, mitolojik bilinçaltı unsurları keşfetmişlerdi. Özellikle rüyalar aracılığıyla insanın
Kahramanın Sonsuz Yolculuğu
Kahramanın Sonsuz YolculuğuJoseph Campbell · İthaki Yayınları · 2017790 okunma
288 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
20 günde okudu
Sıkıcı Tarih şeysi.
Modern savaş sanatının 16. Yüzyılda doğduğunu belirtilmekte uzmanlar. Askeri Devrim için de aslında bir protestan Batı başarısıdır denilebilir. Bu dönemle tüfek kullanımı temelleşmeye başlamış ve yeni doktrinler, stratejiler ortaya çıkmaya başlamıştır. Yenilikler savunma alanında da değişikliklere perde açmıştı. Özellikle kale savunmalarında
Top, Tüfek ve Süngü
Top, Tüfek ve SüngüJeremy Black · Kitap Yayınevi · 20037 okunma
Reklam
Avrupalıların hepsi Jön Türklerle beraber Abdülhamid'e saldırıyorlar. Abdülhamid'i inceleyince onun pek kötülüğünün olmadığını gördüm. Çalışmalarım sırasında kimsenin bilmediği belgeler bulmuştum. Onun Pan-İslamizm siyaseti/İttihad-i İslâm siyaseti gibi politikalarını yakından öğrenme fırsatı yakaladım.
Bir keresinde paşa kendi emir erine şöyle sormuştur: Mehmetçik, sen hangi millettensin? -Hamdolsun, Müslümanım! diye asker cevap vermiştir. - Ama İslam, bir dindir. Bense sana hangi milletten olduğunu so- ruyorum. - Ben Müslümanım diye tekrarlamış asker. Bu sefer, paşa bir milletin din ile değil, bir dil ile tayin edildiğini, Mehmetçik'in dilinin de Türk dili olduğunu ve dolayısıyla onun Türk milletine ait olduğunu izah etmeye çalışmıştır. Mehmetçik de hayretler içinde kalmıştır. -Evet, Mehmet'cim, hiç şaşırmayasın, sen de benim gibi Türksün. -Allah muhafaza, bu nasıl mümkün olabilir, benim paşam nasıl Türk oluyor! - Mehmet sükût-u hayal içinde cevap veriyor. İşte, daha yirmi yil bundan evvel Rusya'da gayet aydın bilinen "Müslümanların birçoğu böylesi bir naif durumda bulunuyordu. Fakat şimdilerde "Pan-Turanizm" sayesinde, gerek Sovyet Rusya'daki Müslümanlar, gerekse "Osmanlılar" kendilerini aynı Türk ismi ile tanımlıyorlar.
Pan-Türkizm veya Turan
Ahmed Vefik Paşa (1823-1891) Türklerin ve Türk dilinin sadece Osmanlı olmadığına vurgu yapan ilk kişiydi. Ona göre Türk Dili Asya’dan Pasifik’e kadar büyük bir alana yayılmış olan muazzam ve kadim bir ailenin batıya en yakın koluydu. Süleyman Paşa (ölümü 1892) bir dünya tarihi yazmış ve eser 1876 tarihinde yayınlanmıştı. Eser, İslam öncesi Türklere dair bir bölüm ihtiva etmektedir. Balkanlardaki ayrılıkçı harekete Osmanlıların gösterdiği tepki, Rus kaynaklı Pan-Slavizme karşı Tatar isyanı, Avrupa tarzı milliyetçiliğin getirdiği yeni fikirler ve örneklere Türk ve Tatar entelektüellerinin yanıtı, Türkoloji alanındaki gelişmelerin Türk onurunu beslemesi gibi gelişmeler Osmanlıların yenilgi içinde oldukları, Müslümanların horlandığı bir zamanda Türkçülüğün gelişmesini, bir hanedana, inanca ya da devlete değil de, bir halka dayalı yeni bir siyasi hareketi teşvik eden unsurlar olarak bir araya geldi. Bu halk, Avrupa’dan Pasifik’e kadar yayılan uçsuz bucaksız topraklarında yaşayan Türk halkıydı.
Sayfa 472Kitabı okudu
Enver Paşa’nın iyi bir asker olmasıyla birlikte sürekli, hayal peşinde koşan bir komutandır.Pan-islam ve Pan-Turan idealleriyle hayale bile sığmayacak emeller peşindeydi bunun için liderlik özelliği olmasına rağmen Mustafa Kemal’in gölgesinde kalmaktan kurtulamamıştır.
Reklam
213 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.