Hep inanılmaz bir ironiyle dünyaya bakan akıl dolu insanlar çıkıyor karşıma. Onca ıstırıba rağmen hayatıma hep iyi insanlar sokuldu. Yüzleşmenin ağırlığına katlanabilen, elini taşların altına koyan, ettiği sözü bilen kişiler bunlar.
Eskiden kimdi Hunganga? Adem'in ilk karısı Lilith'in ta kendisiydi. Kimsenin anmadığı, hatırlamadığı bu aşüftenin Adem'le anlaşamayınca kutsal kitaplardan düşmesi fazla uzun sürmedi. Halbuki Lilith'in tek istediği kendisi gibi topraktan yaratılan Adem gibi canı çektiği şekilde üste oturarak sevişmekti.
İnsanın dilsel bir varlık olarak kendilik bilincine vardığı çarpıcı anlardan belki de en önemlisi başkasını dinlediği, başkasıyla söyleştiği anlardır. Söyleşiye katılan kişi, sözcükler eşliğinde zamanı ve mekanı yeni bir boyutta yeniden kavrar. Dinlemek ve söylemek o sırada orada bulunmaktan öte, o sırada orada geçen sözle damgalanmaktır. Almancanın eşsiz şairi Hörderlin'in taslak halinde kalan bir şiirinin dizelerinde şöyle geçer:
"İnsan pek çok şey yaşadı
Ve birçok göksel şeyi adlandırdı
Bir diyalog olduğumuz
Ve birbirimizi duyabildiğimizden beri"