Kitabı tek kelimeyle anlatmak gerekirse "tatlı" baştan sona inanılmaz "tatlı" bir kitap.
Bir genç yetişkin romanını genellikle ağır kitap ardından çerezlik niyetine okurum ve bana tam anlamıyla haz vermez, hatta çoğunda sıkılırım. Eleanor ve Park'a da aynı beklenti ve amaçla başlamış olsam da kitabın ön kapağında bulunan John Green'in sözlerine aynen katılıyorum.
"Eleanor & Park, genç olup bir kıza aşık olmanın ötesinde, genç olup bir kitaba aşık olma hissini de hatırlattı bana."
Kitabı sevmemde ilk olarak içerisinde yaşanan kişisel meselemin bir benzeri çok ufak bir neden oldu. Sayfalar ilerledikçe de hem Park, hem Eleanor ve onların tatlı ilişkileri beni kendine bağladı.
Ayrıca sevdiğim müzisyenler ve çizgi romanlardan bahsedilmesi ve 80'lerde geçmesi ayrıca sevdirdi diyebilirim.
Bir okudum bir altını çizdim, her sayfası post-it doldu.
Kitabın tek olumsuz yönü herkesin dediği gibi sonuydu. Bunu pek fazla düşünmek istemiyorum.