·
Puan vermedi
Yaşama Yeniden Tutunmak
Yaşamı Cennet’e uzanan kaldırımlarda yürüyor gibi yaşamak… Hakikatte bu engebeli yaşam yolu, her gün daha azimle, daha gayretle meseleye ancak böyle bakılınca yürünebilir. Bu öyle bir yürüyüştür ki yolun sonu önce Cennet’e ve ardından Allah’ın huzuruna varır. Bu yalnızca bir zorluk yürüyüşü değildir, aynı zamanda bir zafer yürüyüşüdür de... İnanan bir insan için dünya yaşamı, Cennet’in koridorlarından geçmektir, evet... Bunda hiç şüphe yok. Fakat bu koridor yer yer daralır, yer yer karanlıklaşır, yer yer zorlaşır; bazı yerlerinde tümsekler, bazı yerlerinde de dikenler vardır. Değil mi ki Cennet’in koridorudur, bu kısa yolculuğun en zor aşamalarında bile insanı mutlu eden pek çok taraf bulunabilir. Konuyu bu açıdan kavramış bir insan, başına gelen her şeyi hoş karşılar, her zorluğa sabreder ve imtihanların hepsini başarıyla geçer. Zorlu yaşam tecrübelerini, ona ahiret mutluluğunu kazandırmak üzere, ilahi takdir tarafından özel seçilmiş, kendisine en büyük ahiret başarısını kazandıracak şekilde tertiplenmiş olduklarını keşfeder. Ne de olsa bir gün bütün zorluklar bitecek ve ebedi hayat başlayacak düşüncesi, şimdiki acılar karşısında insanın elindeki en güçlü ve en hakiki kozdur. “Yaşama Yeniden Tutunmak”, ağır ve sarsıcı yaşam tecrübelerinin üzerimizdeki büyük etkilerini azaltmak niyetiyle kaleme alınan, zor zamanların bir başucu kitabı…
Yaşama Yeniden Tutunmak
Yaşama Yeniden TutunmakMecit Ömür Öztürk · Hayy Kitap · 2023317 okunma
Evet evet burası kitap uygulaması..
Uygulamada epeydir gördüğüm bir durum var: "Burası kitap uygulaması böyle şeyler paylaşamazsınız." şeklindeki parmak sallamalar. Neden herkes her konuda çok bilgili, yetkili, erdemli, söz söyleme sahibi hissediyor kendini? Sürekli insanlara ne yapıp ne yapmamalarını söyleyecek, onlara sınır çizecek gücü size veren ne ki? Fotoğraf
Reklam
Okursanız sevinirim.
20 yaşında genç delikanlı otobüsün camından bakarken birden bağırdı. -Baba; arabalar, arabaları görüyor musun, bizle geliyorlar. Babası gülümsedi ve mutlulukla saçını okşadı. Genç bir süre daha dışarıyı izledi ve sonra birden bağırdı. -Bulutlar baba, bulutlar harika Baba gülümseyerek oğlunu izledi. -Baba ağaçlar dedi aniden delikanlı. Onlar hep geride kalıyor dedi. Arkada oturan yaşlı adam, bu bağrışmalardan rahatsız olmuş olacak ki; Babanın omzuna dokundu. Beyefendi oğlunuzu iyi bir doktora götürmelisin. Problemi var herhalde. Baba geriye dönerek "o zaten iyi bir doktordan geliyor. Oğlum doğuştan kördü ve ameliyat sonrası gözleri açıldı" dedi... Herkesin bir hikayesi var. Ne çabuk yargılıyoruz insanları ve ne çabuk tanılar konuyoruz değil mi? O kadar hızlı kararlar veriyoruz ki insanların yaşadığı hikayeler bizim için pek önemli olmuyor.
Bugün “İskoçya’da regl ürünlerini ücretsiz sağlamayı öngören yasa tasarısı kabul edildi.” Amaç Regl yoksulluğu ile mücadele etmek. “kadınların hijyen ürünlerine maddi sebeplerden dolayı ulaşmakta zorluk çekmesine deniyor” regl yoksulluğu. “Türkiye’de özellikle sosyo ekonomik bakımdan dezavantajlı olan tarım işçileri, mülteciler gibi grupların çoğu için hijyenik ped gibi menstrual ürünler lüks ve erişilemez. Hijyenik ürünlere erişemeyen pek çok kadın ve kız çocuğunun paçavralar, gazete parçaları, hatta yapraklar kullanarak regl dönemlerini atlatmak zorunda kalıyor, bu nedenle enfeksiyonlar ve ciddi sağlık sorunları yaşıyorlar.” Tüm bunların yanında regl tam bir tabu. Kız çocukları bu konuda konuşamıyor, soru soramıyorlar. Susamak, acıkmak gibi temel fizyolojik bir olay hakkında bilgi alamıyorlar. İhtiyaçlarını karşılayamıyorlar. Bazılarına önemsiz/ basit bir olaymış gibi geliyor bu söylediklerimiz. Hijyen ürünlerine ulaşamayan kadınlarda üreme sistemi enfeksiyonu ve servisit (rahim ağzı enfeksiyonu)‘e yakalanma riskinin yüksek olduğunu hatta şiddetli servisit nedeniyle bazılarının rahimlerinin alınmak zorunda olduğunu biliyor musunuz? Kenya’da hijyenik ped karşılığında çocukların cinsel ilişkiye zorlandığını biliyor musunuz mesela ? Kuzey Hindistan’da regl olmaya başlayan kız çocukları okulu bırakıyor. Hijyen ürünleri lüks değildir. Para ile satılması kabul edilemez. Devlet bu ihtiyacı karşılamakla yükümlü olmalıdır.
80 syf.
10/10 puan verdi
"hayatta her insanın kendini gregor samsa gibi hissettiği zamanları olmuştur" kafka'nın sembolizmin ve soyut düşüncenin dibine vurduğu hikaye. fiziki bir değişiklikten yola çıkarak, belki de duygu dünyamızda bunun binlerce katı ters değişiklikleri ne kadarda doğal karşıladığımızı yüzümüze vurur. düşünülenin aksine değişen gregor samsa
Dönüşüm
DönüşümFranz Kafka · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022224,9bin okunma
368 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 günde okudu
“Başka bir gezegene, oradaki kayaların yapısını incelemek için araç gönderebilecek kapasiteye sahip bu şizofrenik insanlık, milyonlarca insanın açlıktan ölmesini umursamayabiliyor. Mars’a gitmek, yanı başındaki komşuya gitmekten daha kolay görünüyor.” Demiş Jose Saramago 1998 yılında Nobel Edebiyat Ödülü’nü aldıktan sonraki konuşmasında. Aslında
Körlük
KörlükJosé Saramago · Kırmızı Kedi · 2022105bin okunma
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.