Hafta içi her zaman olduğu gibi Bay D yine sabahın köründe (daha karga botunu giymeden) dijital saatin klasik müzikli alarmıyla (Mozart’ın Son Zart’ıyla) uyanıp yatağından ivedilikle kalktı. Alelacele yaptığı sağlıksız bir kahvaltı sonrası ışık hızıyla sokağa fırladı.
Hava buz gibiydi. Zemheri soğukları hüküm sürmekte, dışarıda bir yerlere
Okuyun sıkılmayacaksınız inş. İlla Spohiler içerir mi demem lazım. :))
Hayırlı günler arkadaşlar…
İbretlik ve derslerle dolu ve ısrarla tavsiye edebileceğim, akıcı çok güzel ve sıkılmadan okuyabileceğiniz bir kitap diyebilirim. Ben çok yorum yapmayı düşünmüyorum size kitabı özetleyecek birkaç alıntı yapmak istiyorum. Buyurun;
1.) Öncelikle insanlar ne der korkusundan kurtulup Allah ne der korkusuna yönelmemiz
Geçmişin hatırına, akreple yelkovan geri döner mi?
(Sahnede ki bankta oturan Aslı, cep telefonuyla oynayıp saçma sapan fotoğraflar çekmektedir. Sağ taraftan sahneye giren Alp, Aslıyı görür. Göz göze geldiklerinde fonda bir aşk şarkısı başlar, ardından ışık loş hale gelir. Sahne normale döndüğünde Alp tereddüt eder ama sonra Aslının yanına
ADAM : Sevgilim, bugünlerde çıkabilecek miyiz? Hayır hazırlanman birkaç yıl daha sürecekse bu kıyafetlerle çıkmayalım.
KADIN : Neden?
ADAM : Moda değişecek hayatım. Ya da en azından mevsim değişecek, yazlık kıyafetlerle üşümeyelim diyorum.
KADIN : Abartma.
ADAM : Sen de abartma. Bir buçuk saattir portmantonun aynasında kendimi seyrediyorum