En Çok Sevdiğim Filmler ve En çok sevdiğim yönetmenler
En Çok Sevdiğim Filmler (Sırayla): 1.The Godfather(1972) 2.Tokyo Hikayesi(1953) 3.Citizen Kane(1941) 4.Persona(1966) 5.Psycho(1960) 6.Sekiz Buçuk Hafta(Otto E Mezzo ) (1963) 7.Casablanca(1942) 8.Amadeus(1984) 9.Ateş Böceklerinin Mezarı(Grave Of The Fireflies) (1988) 10.Zerkalo(1975) En çok sevdiğim 250 film::imdb.com/list/ls063908771 En Çok Sevdiğim Beş Yönetmen: 1.Andrei Tarkovski 2.İngmar Bergman 3.Alfred Hitchcock 4.Stanley Kubrick 5.Federico Fellini
" Kim suya bakarsa, önce kendi yüzünü görecektir. Kendine giden her kimse kendisiyle yüzleşmeyi göze alacaktır. Ayna , pohpohlamaz, samimiyetle ona bakanı gösterir; yani dünyaya asla göstermediğimiz çünkü persona'yla kapladığımız yüzümüzü, bir aktörün maskesini. Ancak ayna, maskenin ardına geçer ve gerçek yüzümüzü gösterir. " Ingmar Bergman / Persona 1966
Reklam
EN çok sevdiğim 250 film listemi güncelledim.En çok sevdiğim 10 film sırayla: imdb.com/list/ls023933817 1.The Godfather(Baba) (1972) 2.Tokyo Story(Tokyo Hikayesi)(1953) 3.Citizen Kane(Yurttaş Kane) (1941) 4.Persona(1966) 5.Psycho(Sapık) (1960) 6.8½ (Sekiz Buçuk Hafta) (1963) 7.Grave of the Fireflies (Ateşböceklerinin Mezarı) (1988) 8.Fanny and Alexander(1982) 9.Amadeus(1984) 10.Zerkalo(Ayna)(1975) Devamı... imdb.com/list/ls023933817
Persona(1966)
Anladığımı düşünmüyor musun? Var olmayı boş yere hayal etmek. Öyleymiş gibi görünmemek, gerçekten olmak. Uyanık olduğun her an. Tetikte. Başkalarına karşı sen ile yalnızken ki sen arasındaki uçurum. Baş dönmesi ve sürekli açlık,açığa vurulmak için. İçinin görülmesi için... Hatta parçalara ayrılmak ve belki de tümüyle yok edilmek için. Sesin her tonu bir yalan, her davranış bir aldatmaca, her gülümseme aslında yüz ekşitme. İntihar etmek mi? Oh, hayır! Bu çok çirkin. Sen yapmazsın. Ama hareket etmeyi reddedebilirsin. Konuşmayı reddedebilirsin. O zaman en azından yalan söylemezsin. Böylece düşünceye dalıp, kendi içine kapanabilirsin. Artık rol yapmaz, herhangi bir maske takmaz ve yalancı davranışlarda bulunmamış olursun. Sen öyle sanırsın. Ama gerçek inatçıdır. Saklandığın yer su geçirmez değildir. Yaşam dışardan sızar içeri. Ve tepki vermek zorunda kalırsın. Hiç kimse de bunun gerçek olup olmadığını, sen içten misin yoksa yapmacık mısın diye sormaz. Bu soruların önemsendiği tek yer tiyatrodur. Hatta orada bile fark etmez. Seni anlıyorum, Elisabet. Kendini bırakmanı, hareketsiz kalmanı, hayali bir sistem içinde apatiye girmeni anlıyorum. Seni anlıyorum ve seni takdir ediyorum. Hevesin geçene, tüm ilgin bitinceye kadar bu rolü oynaman gerektiğini düşünüyorum. O an geldiğinde diğer rollerini bıraktığın gibi, bunu da bırakırsın.
Persona(1966)
Sesin her tonu bir yalan, her davranış bir aldatmaca, her gülümseme aslında yüz ekşitme.
Persona(1966)
İntihar etmek mi? Oh, hayır! Bu çok çirkin. Sen yapmazsın. Ama hareket etmeyi reddedebilirsin. Konuşmayı reddedebilirsin. O zaman en azından yalan söylemezsin. Böylece düşünceye dalıp, kendi içine kapanabilirsin. Artık rol yapmaz, herhangi bir maske takmaz ve yalancı davranışlarda bulunmamış olursun.
257 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.