Hiç Günahımız Olmasaydı
Düşününce ne kadar güzel değil mi? Tertemiz bir amel defteri, tek bir çizik dahi yok.
- - Ama benim günahlarım o kadar çok ki…
- - Peki hiç günahın olmasaydı?
- - Nasıl yani?
- - Bu sabah uyandığında günahlarının yazıldığı o defterin bomboş olduğunu öğrensen ne yapardın?
- - Şey… Bilmem hiç
Bu Ramazan Başka Olsun!
Allah'ım! Bize Receb’i ve Şa’ban’ı mübarek kıl ve bizi Ramazan’a Ulaştır.[1]
Ramazan ayına takriben 2 hafta kaldı. Rabbimden bu ayların bizler için bereketli olmasını ve Ramazan ayına bizleri ulaştırmasını niyaz ediyorum. Peygamber efendimiz (sav) Ramazan ayını ihya etmek için Recep ayında paçalarını sıvamaya başlardı. İbadetlerini ve
Yarın Yapacağım Deme. Yarıncılar Helak Oldular!
Peygamber efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem bir hadis-i şeriflerinde şöyle buyuruyorlar:
“Erteleyenler/yarıncılar helak oldular.”[1]
Erteleyenler, gençken ihtiyarlığa erteleyen, her daim yarın diyerek sürekli erteleyen, ömrünü heba edip de farkında olmayanlar helak oldular. Şeytan bazen insana ileriden önünden yaklaşır ilerde yaparsın, yarın
İnternet Ortamında Gördüğümüz Her Hadisi Paylaşabilir Miyiz?
İnternette, kitaplarda veya herhangi bir yerde gördüğümüz hadis-i şerif olarak paylaşılan her rivayeti paylaşabilir miyiz?
Sosyal medyanın nimetlerinden yararlanırken, kişisel sosyal medya hesaplarımızda veya çevremizde hadisi şerifler, ayetler güzel özlü sözler paylaşıp sevaba girdiğimizi düşünürken günaha girmeyelim. Kaş
İhya kitabından
İlmin Fazileti
Peygamber Efendimiz şöyle buyuruyorlar :
" Allahu Teala kime iyilik ettilerse onu din alimi yapar ve dinine zarar verecek şeyleri ona bildirir doğruyu gösterir."
" Alimler peygamberlerin ( manevi ) varisleridir."
" Yer ve Gök ehli alim için Allah'tan mağfiret diler." ( Ebud derdadan)
" İki haslet var ki bunlar münafıkta bulunmaz : güzel Siret ve ahlak ile din ilmi." ( Ebu Hureyre'den rivayet edilmiştir.)
Yine Peygamber Efendimiz buyuruyorlar :
" İman çıplaktır elbisesi takva süsü utanmak meyvesi ise ilimdir."
" Ümmetine ulaştırmak üzere sünnetinden 40 hadis ezberleyene kıyamet günü şahit ve şefaatçi olurum."
" Dinde alim olan Allah korur ve ummadığı yerden rızkını verir."
" Hz Aişeden rivayet edildiğine göre :
" Beni Allahu Teala'ya biraz daha yaklaştıracak yeni ilim edinemediğim günün doğmasında benim için hayır yoktur."
" Siz din alimleri-fukahası çok okuyucu ve hatipleri at soranları at cevap verenlere çok olan bir diyar ve zamandasiniz. Bu vaziyet karşısında amel ilimden hayırlıdır. Yakında bir zaman gelecek alimler-fukaha azalacak konuşmalar çoğalacak soranlar çok olacak cevap verebilenler az bulunacak. İşte o zaman ilim amelden hayırlıdır."
Allahü tealaya iman azaldıkça insanlar kendilerini emniyette hissetmek için bir sürü tedbirler peşinde koşar. Yok şu emeklilik, yok bu tarla, yok şu banka, yok şu ev ile meşgul olurlar. Her gün yeni yeni ölüm haberleri alıyoruz. Bu haberler çok kıymetli. Çünkü Peygamber efendimiz "aleyhissalatü vesselam" buyuruyorlar ki, "Sizin neşenizi kıran, lezzetlerinizi ağzınızdan alan ölümü çok sık hatırlayın".
Bismillahirrahmanirrahim
1- Af Olunmanın Umulduğu gece
Bu gece sevapların da katlandığı önemli bir gecedir. Bol bol dua tövbe ve istiğfar edeli bağışlanmamızı isteyelim inşaAllah. Bu gece Af dışı kalan bir zümre de vardır. Peygamberimiz Hadis-i Şerifler ile bildirmektedir:
“Allah Teâlâ ana-babasına asi olanlarla Allah’a ortak koşanlar dışında
Kendi Kusurunu Öğrenip, Düzeltmeye Çalışmak; En Yüksek Meziyettir
Bismillahirrahmanirrahim (Rahman ve rahim Allah’ın adıyla)
Âlemlerin Rabbi Allah’ü Teâlâ buyuruyor ki:
“Ey iman edenler! Zannın bir çoğundan sakının. Çünkü zannın bir kısmı günahtır. Birbirinizin kusurlarını ve mahremiyetlerini araştırmayın.” (Hucurat Sûresi, ayet 12)
"Öyleyse nefsinizi temize çıkarmayınız. Yüce Allah ihlas ile amel edeni,
İnsan birinin evindeyken, nasıl ev sahibine tâbi oluyor, onun gibi hareket ediyor, onun gibi yaşıyorsa, Rabbimizin yarattığı bu kâinatta, bu dünyada da Onun koyduğu kanunlara, emir ve yasaklara uymak durumundadır. Bütün kâinat Rabbimizindir. Her an Allahü Teâlânın nimetinden yiyoruz. Her an Rabbimizin durdurmasıyla ayaktayız. Her an Allahü Teâlâ bizi görüyor. Her an bizi işitiyor. Onunlayız. İnsan, Rabbimizin mekânında, Rabbimizin havasında, toprağında, suyunda, mülkünde yaşar da, nasıl Ondan gâfil olur, Onu unutur, Allahü teâlâyı inkâr eder? Allahü Teâlâyı unutmamak, Allahü Teâlâyı her an hatırlamak Müslümanlıktır. Kısmî Müslümanlık olmaz. Câmide Müslümanlık, sokakta canavarlık olmaz. Bu dünyada hep Rabbimizin misafiriyiz. Hiçbir zaman unutmayalım Allah'ımızı. Netice bu çünkü. Neyi hatırlarsak, o şekilde ölürüz. Çünkü bir Hadîs-i Şerîfte Peygamber “sallallahü aleyhi ve sellem” Efendimiz buyuruyorlar ki, “Nasıl yaşarsanız öyle ölürsünüz, nasıl ölürseniz, öyle haşr olursunuz.” İnşâallah biz Rabbimizi anarak, hatırlayarak yaşarız. Ölürken de Allahü Teâlâyı anarak ölürüz.
Peygamber Efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem):
"Gece bir vakit vardır ki şayet Müslüman bir kul o vakte rastlar da Allah'tan bir hayır isterse, Allâhü Teâlâ ona dileğini mutlaka verir. Bu vakit her gece vardır." buyuruyorlar.
Rabbimiz kullarına dua etmelerini emrediyor, Resûlü de duânın âdâbını ve kabul vakitlerini bizlere haber veriyorlar.
Adap Ve Faziletleriyle Dualar