Neden dolayı Tanrı, diğer ümmetleri, Araplardan önce düşünmüş, onlara kendi içlerinden peygamberler seçmiş ve bu peygamberler aracılığıyla kitap göndermiştir de, Araplar için bu işi, çok daha sonraya bırakmıştır? Neden dolayı Yahudilere, Hıristiyanlara ve Araplara kendi içlerinden “peygamberler” ve kendi dillerinden “kitap”lar göndermiştir de, bu işi diğer ümmetler için (örneğin, Türkler için ya da diğer toplumlar için) yapmamıştır? Ve mademki İslamı, bütün insanlar için göndermiştir, o halde neden dolayı Kur’an’] Arapçadan başka bir dilde (örneğin, Türkçe, Farsça, Çince vb...) göndermeyi düşünmemiştir? Tanrı Arapçadan başka bir dil bilmez midir ki, kendisine sadece Arapçayla ibadet edilmesini istesin? Öte yandan, neden Tanrı, hem bir yandan Kur’an’ı sadece Araplara gönderdiğini söyler hem de bu söylediğini cerh edercesine bütün insanlara gönderdiğini bildirir? Bu ve buna benzer sorulara mantıklı bir yanıt bulmak güç olmakla birlikte, Muhammed’in Mekke ve Medine dönemi itibariyle yaşamlarına kısaca göz atmak şeklinde bazı konuları açıklığa kavuşturmak
mümkündür.