Olayları Okuma
Kur'an, insanın tüm algıları yoluyla yanılgılarını tashih etmek üzere tarihten kesitler sunar. İlk insandan başlayarak çeşitli kavimlerin başlarından geçen olayları özetler ve elçilere nasıl tavır aldıklarını anlatır. Buradan anlarız ki, toplumlar sürekli vahiyle uyarıldılar. Ve tevhid bütün vahiylerin ana eksenini oluşturdu. Ayrıca her kavmin dönemi, imkânı doğrultusunda şeriatlarında bir kısım değişiklikler olmuş, ancak Erdemler noktasında örtüşmeler söz konusu. Peygamberlerin hepsi aldığı tebliğ görevini canı pahasına başarıyla taşımış, çok çetin dönemlerle, akıl almaz zorluklarla karşılaşmışlar ve o anlarda Rabb'imizin yardımları, mucizeler ve kurtuluş çağrısı ile elden ele son Peygamber Hz. Muhammed'e kadar ulaştı.
Sayfa 23Kitabı yarım bıraktı
"Hz. Âdem'den (as) Hz. Muhammed'e (sav) kadar nice peygamberlerin izini üzerinde taşıyan, sayısız mucizelere şahit olan Kudüs, Allah Rasûlü'nün, "𝑀ü𝑠𝑙ü𝑚𝑎𝑛𝑙𝑎𝑟ı𝑛 𝑑𝑒𝑟𝑑𝑖 𝑖𝑙𝑒 𝑑𝑒𝑟𝑡𝑙𝑒𝑛𝑚𝑒𝑦𝑒𝑛 𝑜𝑛𝑙𝑎𝑟𝑑𝑎𝑛 𝑑𝑒ğ𝑖𝑙𝑑𝑖𝑟" ve "𝑀ü𝑚𝑖𝑛𝑙𝑒𝑟 𝑏𝑖𝑟 𝑏𝑒𝑑𝑒𝑛𝑖𝑛 𝑢𝑧𝑣𝑢 𝑔𝑖𝑏𝑖𝑑𝑖𝑟. 𝐵𝑖𝑟 𝑢𝑧𝑢𝑣 𝑟𝑎ℎ𝑎𝑡𝑠ı𝑧𝑙𝑎𝑛ı𝑟𝑠𝑎 𝑡ü𝑚 𝑏𝑒𝑑𝑒𝑛 𝑏𝑢𝑛𝑑𝑎𝑛 𝑎𝑐ı 𝑑𝑢𝑦𝑎𝑟" hadis-i şeriflerine rağmen, bugün hâlen İslâm âleminin kanayan yarası olarak acı çekmeye devam ediyor."
Sayfa 101 - Timaş YayınlarıKitabı okudu
Râvendî
Peygamberlerin vahiyleri olmadan, insanların kuzuların bağırsaklarını kurutup tahta parçasına germek suretiyle keyifli sesler üretmeyi öğrenemeyeceğini sanmak saçmadır. İnsanoğlu doğuştan gelen ayırt etme yeteneği, gözlem gücü ve sürekli uygulamalarla aklını geliştirir.Ayrıca peygamberin doğruluğunun kanıtı olarak sunulan mucizeler, el çabukluğu, göz boyama ve sahtekarlıktan başka bir şey değildir. Sihirbazlar gibi kahinler de, mıknatısın çekme özelliği gibi alışılmamış doğa olaylarını kendi çıkarlarına kullanırlar, bunlar sadece hileli becerilerdir.
Hayvanlar Bize Ne Söyler ?
kumru: Ölümden kaçıyorsunuz, harap olacak olanı kurmaya çalışıyorsunuz.
üveyik kuşu; mahlukat keşke yaratılmasaydı
tavus kuşu borçlandığınız gibi ödersiniz, ne kadar dindar iseniz Allah tan göreceğiniz karşılık ona göredir.
hudhud kuşu merhamet etmeyene merhamet olunmaz.
göçegen Kuşu, ey günahkarlar Rabbinize istiğfar ediniz
Bağırtlak kuşu her
Bediüzzaman'a göre, günümüz teknolojisinin daha ileri örnekleri, peygamber mucizelerinde vardır. Dolayısıyla peygamberler sadece manevi mürşitler değil, aynı zamanda maddi icat ve keşiflerin de önderleri ve işaretçileridir.
Meselâ Hz. Süleyman uçağın, Hz. Davut demir ve bakırı eritip eşya yapmanın, Hz. İdris terziliğin, Hz. Nuh gemiciliğin, Hz. Musa sondajcılığın, Hz. Yusuf saatçiliğin, Hz. İsa tıbbın piridir. Bu peygamberlerin mucizeleri, aynı zamanda, o sahada varılacak teknolojik gelişmenin de son sınırını işaretlemektedir.
Nitekim Ferîd Vecdî, benimle birkaç yıl önce geçen bir münakaşada Kur'ân'da peygamberlerin mucizeleri hakkında geçen âyetleri hakîkî mânâsı anlaşılamayan müteşâbih âyetlerden saymıştır. Bütün bunlar, tabiat kanunlarını altüst eden mucizeleri inkâr etmek içindir ki bu inkâr şu iki sebepten dolayı peygamberliğin de inkârını gerektirir: Birincisi, mucizenin peygamberliğin alâmeti olmasıdır. Dolayısıyla, kim mucizeyi inkâr ederse mutlaka peygamberliği de inkâr etmiş olur. İkincisi ise, mucizeyi inkâr etmenin dayanağı, onun gaybla alâkalı meselelerden olmasıdır. Hâlbuki Allah'la hâs bir bağlantı olması hasebiyle peygamberliğin kendisi de gaybla alâkalı işlerdendir.
Sayfa 35Kitabı okudu
Yoksa Cenâb-ı Hakk’ın iradesini reddeden bir kısım sapkın felsefeci ve brahmanlar gibi, senin peygamberliğini inkâr mı ediyorlar? Sana inanmıyorlarsa, her varlıkta görünen ve bir Yaratıcının iradesini gösteren bütün hikmet emarelerini, gayeleri, intizamı, meyveleri, rahmet ve inayet eserlerini ve bütün peygamberlerin bütün mucizelerini de inkâr etsinler ya da bu ihsanların hazineleri yanımızda ve elimizdedir desinler!
Yirmi Beşinci Söz
Âyet-i kerîmelerle sabit olmuştur ki, Peygamberimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) peygamberlerin sonuncusu ve efendisidir, âlemlere rahmettir, kıyamet gününün şefaatçısıdır. Bütün insanların ve cinlerin peygamberidir. Bütün dinler onun (sallallahu aleyhi ve sellem) dini de nesh olmuş, kaldırılmıştır. Kur'an-ı Kerim'in inmesiyle diğer kitaplar hükmünü kaybetmiştir. Ondan sonra peygamber gelmeyecektir. İslâm dini Peygamberimizin (sallallahu aleyhi ve sellem) sağlığında tam şeklini almıştır. Nitekim bu hususta, âyet-i kerimede: «Bugün sizin dîninizi tamamladım» (Mâide, 5/3) buyurulmuştur.
Sayfa 28Kitabı okudu
Nebî ve resûllerin bazıları daha efdaldir. Nitekim âyet-i kerîmede meâlen; «Bu peygamberlerin bazısını bazısından faziletli kıldık» (Bakara, 2/253) buyuruldu.
Sayfa 27Kitabı okudu
hemingway bak işine kardeş
Peygamberlere ve evliyalara atfedilen bütün mucizeler ve kerâmetler, İslâm’da İslâm akîdesine ve Kur’ân’ın mesajına kıyasla öylesine önemsiz görülürler ki, onlara inanmak zarurî kabul edilmez, inanılması zarurî olarak kabul ve emredilen tek şey, Allah’ın cihanşümul ve âlemşümul hâkimiyetine ve hükümranlığına, Hz. Peygamber’in resullüğüne ve bütün diğer peygamberlerin Allah’ın beşerî elçileri olduğuna inanmaktır. İşte Islâm’ın bu tabiî ve makul temeli nedeniyledir ki, Alman şairlerinin en büyüğü Goethe’nin Kur’ân’ı okuduktan sonra, “eğer Islâm buysa, o takdirde, aramızdaki her düşünen insan, aslında, Müslümandır” diye haykırmıştır.
Hiçbir gözlem bu dünyayı aşan herhangi bir varlık ya da olay konusunda bizde kuşku bile uyandırmayı başaramazken, mucizelerin ancak peygamberlerin başına gelebileceğini düşünmek bir anlamda insan düşüncesindeki olgunlaşmanın eseridir. Böylece mucizelerin karşı komşumuzun başına gelebileceğinden söz etmek gibi epeyce riskli bir davranış yerine, mucizelerin bir zamanlar peygamberlerin başına gelmiş olabileceğini söyleyerek daha temkinli bir strateji benimsemiş oluruz. Bu strateji bizi başkalarının gözünde sıradan bir deli olmaktan kurtarsa da, tüm yaşamımıza yön veren en temel varsayımlarımızdan birini fark etmemizi engeller. Bu varsayıma kısaca “aşkıncılık varsayımı” diyorum.
