368 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 7 days
24.01.2018 Kitap İnceleme Yazısı Kitap Adı: Türk Siyasi Tarihi Yazarı : Prof.Dr. Kemal H. Karpat
Türk Siyasi Tarihi
Türk Siyasi TarihiKemal H. Karpat · Timaş · 2011282 okunma
Sahi adalet neydi?
Eğer bir gün Türkiye, yazarlar yerine kamu bankalarındaki kaynakları özel sektöre peşkeş çekenleri yargılayabilirse; Eğer bir gün bilim insanları yerine, şaibeli servetlerini yurtdışına kaçıranları sorgulayabilirse; Eğer bir gün muhalif sanatçılarla uğraşmayı bırakıp da, enflasyonu dört haneli rakamlara tırmandıranları sanık sandalyesine oturtabilirse; O zaman adaletli bir toplum kurmanın ilk adımları atılmış olur.
Sayfa 105Kitabı okudu
Reklam
Yaşamayı hiç bilmedin. Dendiği gibi ödevinin, işin içinde bulunmak olduğunu düşündün. Eylemin orta yerinde bulunmak. Ama neydi senin eylemin? Politika. Ve politika, yaşamda en az değerli şeydir.
Sayfa 102 - Can yayınlarıKitabı okudu
Necip Fazıl
"Verdim cüceye onun olsun şairlik Şimdi gözüm büyük sanatkarlıkta" Böyle dedi, sonra şiiri bıraktı. Belki de şiir onu bırakmıştı. Ama neydi bu «Büyük Sanatkârlık?» sonraki yıllarda kendisine «Şairliğiniz olmasa sizinle konuşmak bile gereksizdir” dediğimde; oradakilere döner Oktay beni en küçük yanımla sever, derdi. Gizliden gizliye bir sevinç duygusuyla... Şairlik cücelere bırakılmayacak önemli bir uğraştı, bunu küçümseyen kimse bir daha şiirle ilişki kuramazdı elbet. Kuramadı da.. Son güzel şiiri «Senfoni» oldu, sonra adını Çile'ye çevirdiği o uzun yapıt... «Eski esvablarım tutun elimden - Aynalar söyleyin bana ben kimim?» diye kendine, çevresine seslendiği şiir... Ardından politika bataklığına daldı, bir daha da ordan çıkamadı. Şiirde, öyküde, oyun alanında belirli bir düzeye ulaşmıştı. Ama yetmedi ona bunlar, politikada bir çığır açmak, «önder olmak istedi. Ona 'Mürşit' dediler, daha sonra da "Süper Mürşit' diye adlandırdılar. Dönüm noktası 1940'ların ilk yılları oldu. Kırk yıl geçti ardından... Boşa geçen upuzun bir zaman! Şiirde de, düzyazıda da eski düzeyini bulamadı, bir daha gerçek anlamda 'şiir yazamadı. Bambaşka çevrelerin insanı oldu. Eskiden beğenmediği, horladığı, aşağıladığı görüşlerin kişileriyle içli dışlı oldu. Onların yanında, kimi zaman başında yer aldı. Son soluğunu da, tutucu, Atatürk düşmanı, uygarlığa, çağdaşlığa ters düşenlerin saflarında verdi.
Sayfa 55
Sektör sattıran algoritmayı keşfetti: Kitap değil, kitap simülasyonu
2000’lerin başında çok satan bir kitap söz konusu edildiğinde iyi edebiyat olup olmadığı konuşuluyordu; şimdinin çok satanlarının edebiyat olup olmadığını tartışıyoruz… Ama sonuçta bu kitapların da çokça seveni, okuyanı var… Bunu gözardı edebilir miyiz, “edebiyat değil” diyerek geçebilir miyiz? Niye böyle oldu? Ve yeni tür yazın ve bu ekonomik
Neydi kendisi? Siyasi inancı, güttüğü politika, kişisel fikirleri, hayat felsefesi bir yana, bu toplumdaki yeri, kişisel sorumluluğu, ailesine ve çevresine olan katkısı hakkında ne söylenebilirdi?
Sayfa 30 - İnkıkâp KitabeviKitabı okudu
Reklam
2. Ergenekon iddianamesi başka ipuçları da veriyor. İşte Veli Küçük'le Sedat Peker ile 5 yıl önce yaptığı telefon görüşmesi. İddianameye göre Ergenekon yapılanması, Büyük Birlik Partisi'ni ele geçirmeye çalıştı. Tabi
Muhsin Yazıcıoğlu
Muhsin Yazıcıoğlu
olmadan. Veli Küçük: Şimdi biz bir çalışmanın içine girdik. Ümit'len devamlı görüşüyoruz. Ben işte bak açık söyleyeyim gönlümden geçen neydi biliyor musun? Gönlümden geçen Muhsin'di. Muhsin'in kendisi için demiyorum. Partisi için. Sonra Sedat Peker söze giriyor. `Muhsin ağabey de bu yapının içine girer' diyor. Sedat Peker: Muhsin ağabey gerekirse ileriki zamanlarda ağabey Muhsin ağabeyi de bu yapının içersine dahil etme. `Yani Muhsin ağabey öyle liderlik hırsı olan bir insan değil. Ülkeye faydası olan her şeye dahil olur Muhsin ağabey.` Oysa Muhsin Yazıcıoğlu Ergenekon`a girmedi. Hatta Ergenekon soruşturmasına verdiği belgelerle katkıda bulundu. Yazıcıoğlu çok şey biliyordu. Üstelik bu bilgilerini adaletle paylaşıyor, karanlık odaklara engel olmaya çalışıyordu.
Yeteneksizlik ve beceriksizlik niçin söz geçirebiliyordu her şeye? Bunu mümkün kılan neydi?
Sayfa 141 - Plato Film Yayınları – 3. Baskı ~ Mart 2003, İSTANBULKitabı okudu
176 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 4 days
Adım adım vesayetçi militarizmin ifşaatı
Demokrasi neydi? Bize cumhuriyetin ilanı ile birlikte demokratik bir sisteme geçildiği söylendi. Bu demokrasi, ne tuhaftır ki, 1946’ye gelene dek tek parti üzerinden yönetilen; zerre muhalefet kabul etmeyen bir demokrasiydi. 1946 seçimleri ile kısmen demokrasiyi benimsemeye başladık, ancak gelin görün ki, 46 seçimlerinde az gelişmiş (hatta hiç
Hâtıralar
HâtıralarAli Fuad Başgil · Kubbealtı Neşriyat · 201369 okunma
*Ķürt halkına özerklik, yerinde öz yönetim sözü verdin mi *Toprak reformunu neden yapmadı, yapamadın yahut ömrün mü yetmedi *Diyaneti devletin tekeline almanın yarattığı sonuçlar yanlış bir politikamıydı *Dersim olayları sırasında uygulanan politika senden habersiz uygulanamazdı.. Devlet yıkılır, bölünür kaygısıyla mı şehre bombalar yağdırıldı.Başka bir şekilde kansız bu iş çözülemezmiydi * Sosyalist Mustafa Supilerin öldürülmesine sebep neydi * Muhaliflerine nasıl davrandın Bunlarda benim Atatürk'e sorularım belki de eleştirilerim.
113 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.