Farkına Vardığım Gerçekler Acı Veriyor
Mutlu olmak için deli gibi uğraşıyorum. Pollyannacılık yapıyorum. Her şeye pozitif bak, nasıl bakarsan öyle görür ve öyle yaşarsın. Olmuyor. Haftalardır beni derinden etkileyebilecek olan olaylar yüzünden yıkılmamak için direniyorum; dalgaya alıyorum, gülüyorum. Kendimle savaşımda galip gelebiliyorken insanlara yeniliyorum. Çocukluk kahramanıyla aynı sofraya oturmaktan kaçacak duruma gelir mi bir insan, yediği yemekten midesi bulanır mı, yüzünü görmeye tahammül edemez hale gelebilir mi? Onun yüzünden insanlığa olan güvenimi bir kez daha kaybettim, oysa tam başarıyordum. İnsanlarla mutlu olmayı başarıyordum. Karşısına geçip "Senden utanıyorum!" diyemiyorum çünkü kocaman bir yalan olan hayatında tüm bunlara kılıf uyduracak biliyorum. Tüm bunları bile bile yüzüne bakabilir miyim? Ben daha iki gün önce yaşadığım olayın acısını yaşarken içimde buna nasıl katlanacağım?
En ufak bir şeyde tebessüm ediyorsan ne mutlu. Pollyannacılık gibi düşünmeyin. 😊
Reklam
Pollyannacılık yapamıyorum.
Denemelerim
... Seçimleriniz hep geçici heveslerin üzerine kurulu olduğundan, her şeyden çabuk sıkılıyorsunuz. Mücadele etmemişsiniz ki hiçbir şey için, zaferin tadını, meşakkatin sonundaki nimetin önemini nereden bileceksiniz, haklısınız siz de. İlişkileriniz ya çıkarı dayalı ya da ‘daha iyisini bulurum’ mantığı yüzünden yalnızlara oynuyor, büyük büyük
Sonumuz yakın mesafe
Öyle bir yerdeyim ki, yaprak döker her yanımız. Sene 2020, iki adet 20'nin yan yana gelmesiyle oluşan, yaşımızın bir yıl daha ileri attığını yüzümüze vuran, 25 günde panzehiri olmayan bir zehir gibi dünyamızı saran iki sıfır iki sıfır. Henüz başında olmamıza rağmen sıfırı tükettik. Dünya delirmiş durumda. Nostradamus'un kahin aynasından çıkan
Pollyannacılık değil bu..
Giriş katta oturmanın güzelliklerinden biridir arada pencereye kedi misafirlerin tıklatması..
62 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.