Büyük Millet Meclisi'nin Açılışı
Mebusların yere yatak yapıp tabldota talim ettiği, ilk geldiğinde cebinde metelik olmayan Heyet-i Temsiliye'nin vekilharcı Mazhar Müfit Kansu'nun masrafları karşılamak için Ocak soğuğunda kürkünü satmak zorunda kaldığı ve kendisine Ankara halkının verdiği bin liranın sevinciyle çorba ve bulgurun yerine bir kereliğine on kıyye pirzola ve irmik helvası aldırdığı bir ortamda, Omnium principia parva sunt (Her şeyin başlangıcı küçüktür) derken Cicero çok haklı değil miydi?
Sayfa 150 - Mundi KitapKitabı okudu
Newton, Principia'da çağdaşlarına benzer teknikler kullanarak, gezegenlerin güneş etrafında eliptik yörüngeler izlemesi için kütleçekimin ters kare yasasına göre davranması gerektiğini kanıtladı. Diğer bir deyişle, birbirlerine belli mesafede bulunan iki kütle arasındaki çekim kuvveti, o iki kütle değerinin birbiriyle çarpımının, uzaklıklarının karesine bölümüyle doğru orantılıdır. Newton daha ileri giderek bunun bir evrensel yasa olduğunu vurguladı.
Sayfa 10 - Alfa BilimKitabı okuyor
Reklam
İnsan aklı gelişiminin ilk zamanlarında, içinde farklı olayların yer aldığı bir çerçeve olarak bilinen uzay ve zaman kavramlarını oluşturdu. Bu kavramlar, önemli değişikliklere uğramadan kuşaktan kuşağa taşındı. Pozitif bilimlerin gelişmesinden beri de evrenin matematiksel tanımının temellerini oluşturdu. Büyük NEWTON, Principia'da şunları yazarken, belki de klasik uzay ve zaman kavramlarının ilk defa tam ve kesin bir tanımı veriyordu: "Mutlak uzay, doğası gereği, dış hiçbir şeyle ilgili olmaksızın her zaman aynı ve hareketsiz kalır," ve "Mutlak, doğru ve matematiksel zaman, kendisi ve doğası gereği, dış hiçbir şeyle ilgili olmaksızın eşit şekilde ilerler."
Gök cisimlerinin hareketini hesaplayabilirim ama insanların çılgınlığını değil!
Contra negantem principia non est disputandum [Prensipleri reddeden biriyle tartışılamaz].
"Contra negantem principia non est disputandum." (İlkeleri inkâr edenlerle tartışılmaz.)
Reklam
Newton
İki sene inzivaya çekilip, yoğun bir düşünme ve yazma sürecine girdi. Ve nihayet, başyapıtını üretti: Philosophiae Naturalis Principia Mathematica, yani Doğa Felsefesinin Matematik İlkeleri, en bilinen adıyla Principia. *** Gökcisimlerinin yörüngelerini matematiksel olarak açıklamakla kalmıyor, onları ilk harekete geçiren çekim kuvvetini de teşhis ediyordu: kütleçekimi. Ansızın evrendeki her hareket anlam kazanmıştı.
Contra negantem principia non est disputandum. Prensiplere karşı çıkan biriyle tartışılmaz.
Contra negantem principia non est disputandum [Prensipleri reddeden biriyle tartışılamaz].
"Contra negantem principia non est disputandum (Prensipleri reddeden biriyle tartışılamaz)."
Reklam
1950 Matematikçi Alan Turing, makinelerin düşünüp düşünemeyeceğini belirlemek için "taklit oyunu" adını verdiği bir test geliştirdi . Daha sonra "Turing testi " adını alan test , yapay zekâ için ölçüt haline geldi.
İşlence olgusunu ilk kimin ‘icat’ ettiğine dair, bir tarafta Isaac Newton ve diğer tarafta Gottfried Leibniz arasında çok sert bir tartışma olur. Leibniz, bunun standart bir teori halinde sembolleştirilmesini sağlar. Newton ise bunu İlkeler (Principia) 1687 adlı eserinde uygulama boyutunda, yani gezegen hareketi gibi örneklerle ilk kez açıklayan kişi olmuştur. Newton, intihal iddiasıyla Alman rakibi Leibniz’in ölümüne kadar lanetli olduğunu söyleyerek onu suçlar. İlginç bir şekilde, muhtemelen bu iki büyük zihin, aynı anda ve farklı ülkelerde benzer çığır açan sezgilere kapılmışlardır. Her ikisi de aslında o zamana kadar oldukça yıpranmış ve tutarsız fikirler ve teoriler olarak ele alınan şeyleri, nihayet bütüncül bir işlevi olan bir matematik sistemi haline getirirler
Newton
Principia'da Newton tarafından tahmin edilen bir şey daha vardı: Bir dağ yakınına asılmış bir çekül, dağın çekimsel kütlesinin yanı sıra Yerküre'nin çekimsel kütlesinin de etkisiyle, dağa doğru hafifçe meylederdi. Bu sadece tuhaf bir gerçekten ibaret değildi. Sapmayı hatasızca ölçerseniz, evrensel kütle çekimi sabitini, yani kütle çekiminin G olarak bilinen temel değerini ve dolayısıyla yerküre'nin kütlesini hesaplayabilirdiniz.
Newton, Galileo'nun hesaplamalarını hareket yasalarının temeli olarak kullanmıştı. Galileo'nun deneylerinde bir cisme rampadan yuvarlandığı sırada hep aynı kuvvet (cismin ağırlığı) etki etmekte ve söz konusu etki cismin sürekli hızlanmasını sağlamaktaydı. Bu durum bir kuvvetin bir cisim üzerindeki gerçek etkisinin, daha öncesinde düşünüldüğü gibi yalnızca onun hareketini başlatmak değil, sürekli hızını değiştirmesini sağlamak olduğunu göstermişti. Ayrıca bu, cismin bir kuvvete maruz kalmadığında, hareketini aynı hızda düz bir çizgide sürdüreceği anlamını da geliyordu. Bu fikir ilk kez Newton'ın 1687'de yayımlanan Principia Mathematica'sında açık bir şekilde ifade edilmişti ki, şimdilerde bunu Newton'ın birinci yasası olarak biliyoruz.
211 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.