Şunu hafızana kazı evlat: Dünya dört şeyin üzerinde durur...
Bilgelerin ilmi, yücelerin adaleti, haklıların duası ve yiğitlerin cesareti. Ama hükmetme sanatını bilen bir hükümdar olmadan...
Bunlar hiçbir işe yaramaz.
Ruhunun derinliklerinde yatan misyon insanı usa, Tanrıya doğru iter, ruhunun derinliklerindeki özlem ise onu geriye doğru çeker, doğadan, anadan yana yöneltir; böylece insanın yaşamı her iki güç arasında salınıp durur.
Yalnızlık bağımsızlıktır, yalnızlığı arzulamış, uzun yıllar içinde onu ele geçirmiştim. Soğuktu bu yalnızlık, orası öyle ama sessizdi, yıldızların içinde dolanıp durduğu uzay gibi harikulade sessiz ve büyük.
Deyim yerindeyse, acısını körüklemenin verdiği üzüntüden zevk alıyordu... Kaderin baskısı altında ezilen daha niceleri uğradıkları haksızlığın üstüne üstüne gitmekten acı bir zevk duyarlar.
Sayfa 314 - İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu