YouTube kitap kanalımda uzak durulması gereken ve başkası adına utanabileceğiniz kitaplardan bahsettim: ytbe.one/cZco9tl4rBs
Eklektik yok oluşların grotesk tinsellikleri
Ait olamayış pastoralitesinde Bergman proporsiyonu
Transandantal bir ayrıksılaşmanın bayram çikolatası
Deniz fenerleri ne kadar da Fenerbahçe
Oğuz Aktürk
Evet
"Okumak obsesif bir eylemdir öte yandan. Okumaya düşkün hemen herkesin kendine göre bir ritüeli vardır, önerilenler dışında çoğu zaman farkında bile olmadığı güdülerle kitap seçer"Ayfer
Uzun araştırmalarım sonucu yeni yıl için okuma listem hazır. 🥳Tavsiyelerini aldığım arkadaşlarıma da ayrı ayrı teşekkür ederim. 🙏🤗 İsteyen yararlanabilir 🤹♂️
Bilim;
1.
Ağustos ayını (Son 30 günü) 20 kitapla tamamlamış bulunuyorum. #Tavsiyeniteliğinde okuduğum kitapları bırakmak istiyorum. Herkese keyifli okumalar dilerim😊 (En alta geçen 7 ayın kitaplarını da bırakacağım, yorum, fikir ve düşüncesini merak ettiğiniz kitapları sorabilirsiniz.)
AĞUSTOS AYI
1-)Ivan Osokin'in Tuhaf Yaşamı( D. Ouspensky)
Eylül ayını (Son 30 günü) 14 kitapla tamamlamış bulunuyorum. #Tavsiyeniteliğinde okuduğum kitapları bırakmak istiyorum. Herkese keyifli okumalar dilerim😊 (En alta geçen 8 ayın kitaplarını da bırakacağım. Yorum, fikir ve düşüncesini merak ettiğiniz kitapları sorabilirsiniz.)
EYLÜL AYI
1-)Mor Mürekkep(Nazan Bekiroğlu)
2-)Bu Böyledir(Mustafa
Her şeyin kırığının alındığı
Voltajı düşük fakirhaneler gibiydik.
Kırık pirinç, kırık yumurta… Semt pazarından ucuza.
Kalbin kırığından söz etmeye sıra bile gelmiyordu.
Ölü kelimelere minik mezarlar kazıyor
Ağlayarak gömüyor
Kibrit çöplerine taktığım mezar kağıtlarına
Burada yatıyor yazıyordum.
Kelimelerin mezarlığında gece bekçisiydim.
Dirilecekleri günü bekledim.
Ekim ayını (Son 30 günü) 11 kitapla tamamlamış bulunuyorum. #Tavsiyeniteliğinde okuduğum kitapları bırakmak istiyorum. Herkese keyifli okumalar dilerim😊 (En alta geçen 9 ayın kitaplarını da bırakacağım. Yorum, fikir ve düşüncesini merak ettiğiniz kitapları sorabilirsiniz.)
EKİM AYI
1-)Yufka Yürek(Fyodor Dostoyevski)
2-)Rüveyda(Nurullah Genç)
“Tanrı’nın olmadığı bir Dünya’da fazladan bir yığın aşk vardır”
Sözün aslını araştıracak takatim yok.
Buna benzer bir şey diyebilirim.
Kar yüzümü kapatmadan önce derdim belki
Belki cama küçük taşlar atar ve uyandırırdı beni sevgilim.
Belki buluşurduk, telli duvaklı bir şiirde buluşurduk
Siyah bir gelinliğe benzemeden önce bu şiir
Uzun kuyruklusundan.
Karanlıkların ihalesi bana kalmadan önce
Biraz arpa için şaha kalkmadan önce atlar
Kelimelerle beş-taş oynayan bir çocukken belki
Annemin adını tekrarlardım
Kardeşimin adını
Kendi adımı
Belki babamın bile adını
Ve eski sesler bilirdim
O eski sesler bilir derlerdi, efsaneydi
Şeytan tırnaklarının sesini bilir
Islık çalamayan çocuk üzülür
Bahçeye kaçmış topun kesilen sesi gibi
Rüyanda ölmüşsün demek ömrün uzamış
Diyebilecek biri gibi.
Pulbiber Mahallesinin tarihi ne zaman başlayacak?