Gel buraya ahbap. Yoksulluğun anlaşılıyor.
İşte sana kırk altın. Bir içimlik zehirver bana.
Ama çabuk etkilemeli, yayılıp bütün damarlara,
Bir anda öldürmeli bu canından bezmiş adamı.
Ateşlenen barut nasıl çılgınca, çarçabuk
Dışarı uğrarsa ölümcül topun rahminden,
Öyle fırlasın soluğum da bu gövdeden.