İlk gençlik yıllarınızda sizi derinden sarsan, hayatınızın gidişatını değiştirmese de yönlendirmede payı olan kitapları, yıllar sonra bir kez daha okumayı denediniz mi hiç? Metin, aynı metin; kurgu, karakterler, aynı karakterler olsa da ilk okuduğunuzda fark edemediğiniz ya da görmesiğiniz birçok nokta olduğu gerçeğiyle karşılaştınız mı? Nedir değişen, kitabı ilk kez okuyormuş gibi hissettiren? Yazarın, dolayısıyla da metnin gücü mü? Belki ama asıl, yıllar içinde edindiğimiz deneyimler, ilişkilerimiz, olayları sindirip başka bir gözle hayata bakışımızdır bizi o kitabı ilk kez okuyormuş duygusuna kaptıran.