hastalıklar ve musibetlerle musibetzede zaafını ve aczini hissedip Rabb-ı Rahîmine ilticakârâne teveccüh edip, onu düşünüp, ona yalvarıp hâlis bir ubûdiyet yapar. Bu ubûdiyete riyâ giremez, hâlistir. Eğer sabretse, musibetin mükâfatını düşünse, şükretse, o vakit herbir saati bir gün ibâdet hükmüne geçer. Kısacık ömrü uzun bir ömür olur.