Yârdan mehcûr iken düştük diyâr-ı gurbete, Dehr gösterdi yine hicrân hicrân üstüne. Rasih Ahmet Bey
246 syf.
9/10 puan verdi
·
25 saatte okudu
Her zamanki gibi değerini bilmediğimiz bir değer...
Sakallı Celal Bey'in, toplum sorunlarını, görmeyen gözlere sokmak için, zaman zaman, hiçbir kalıba sığmayan olağan dışı ve çarpıcı davranışlar sergilediğini; bu arada, sokak çöpçülerine verilen ücretin yetersizliğini protesto etmek için Nişantaşı'nda ''Vali Konağı''nın önünü süpürdüğü söylentisini de duymuş ama
Sakallı Celal
Sakallı CelalOrhan Karaveli · Kırmızı Kedi Yayınevi · 2018283 okunma
Reklam
... 1. Dünya Savaşı boyunca, öğretmenleri, yetişkin öğrencileri cephelere sevk edildiğinden çok sayıda okulun kapısına kilit vurulması henüz unutulmadığından, bu kez de İstiklâl Savaşında benzeri bir durumun yaşanmaması yönünde bir karar alındığı 25 Kasım 1920'de, Antalya Mebusu Rasih Bey'in önerisi benimsenerek, "muallimlerin ve muallim mekteplerinde okuyan öğrencilerin askerlik yükümlülüklerinin ertelendiği" görülmektedir. Ahalinin aydınlatılması, çocukların yetiştirilmesi düşüncesiyle kendilerine bu tür bir ayrıcalık tanınır...
örtmenim saltanatçılar ağlıyor da tuvalete gidebilir miyiz?
Mustafa Kemal'in o gün son derece sakin olduğu kaydedilmiştir. Meclis tasarıyı kabule hazırdı. Antalya mebusu Rasih Hoca "dinen en uygun rejim cumhuriyettir" diye destek verdi. Yunus Nadi tasarıyı kürsüden savundu. En yaşlı üye Abdurrahman Şeref Bey de Hâkimiyet-i Milliye'nin zaten cumhuriyet anlamına geldiğini ekledi. Bundan sonra oylamaya geçildi ve "Yaşasın Cumhuriyet" sesleri Ankara semalarında çınlamaya başladı. Hemen akabinde Mustafa Kemal oybirliği ile (bir tek kendisi çekimser oy atmıştı) cumhurbaşkanlığına seçildi ve başkanlık rejimine geçilinceye kadar uzun süre geçerli kalacak olan hükümet kurma prosedürü kabul edildi. Cumhuriyetin ilk başbakanı İsmet Paşa oldu.
Sayfa 16 - Doğan Burda Dergi Yayıncılık ve Pazarlama
Yârdan mehcûr iken düştük diyâr-ı gurbete, Dehr gösterdi yine hicrân hicrân üstüne. Rasih Ahmet Bey
119 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
Biraz Spoiler içeren bu eserimizde de ben gene tanıtım yazısı demeyi uygun buluyorum. Biraz aşk biraz macera tabi ne olursa olsun en zoru da eski dildeki kelimeleri anlamaya çalışmak üzerine oluyor. Ben bu kadar uzun zaman yalnızca Tarih kitapları için harcadığımı biliyorum. Başka kitap olsa 1, bilemedin 2 saate okunacak sayfalar bir sonraki güne aksıyor. Neyse Günaydın bu arada. 1895-1896 yıllarına denk gelen bir eserimizi okuyoruz. İlk olarak şunu belirtmeliyim ki, "Beğenen beğenir beğenmeyen de beğenmesin, banane" mantığıyla yazılmış ki yazar giriş kısmında bunu 'İfade' başlığı altında kendisi de benzer biçimde yazmış zaten. Hikayemiz bir konakta geçiyor. Rasih Efendi adında birinin yaşadığı bir konak ve Ahmet Mithat öyle bir tasvir etmiş ki şu devirde de yok öyle konak. Ya da konakta yaşayacak zenginliğe sahip olmadığımızdan bilmiyoruz, artık ne derseniz. Daniş Bey vefat ettikten sonra konakta Doktor Fratenberg küçük kız Saniha'yı yetiştiriyor. Hem de ne yetiştirme, herkes kıza hayran. Bir sürü dile hakim. Başarılı, boylu poslu. (Yok canım tabii ki aşık olmadım) Kendinize iyi bakın, mutlu sabahlar, tatilin son gününü iyi geçirmeniz dileklerimle..
Ahmet Midhat Efendi Bütün Eserleri - Romanlar 14
Ahmet Midhat Efendi Bütün Eserleri - Romanlar 14Ahmet Mithat Efendi · Türk Dil Kurumu Yayınları · 200013 okunma
Reklam
33 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.