30: Suheyb (Allah Ondan razı olsun)’den rivayet edildiğine göre Rasûlullah (sallallahu aleyhi vesellem) şöyle buyurmuşlardır: “Sizden evvelkiler içinde bir padişah bir de onun sihirbazı vardı. Sihirbaz ihtiyarlayınca padişaha: Ben ihtiyarladım bana bir genç delikanlı gönder, ona sihirbazlığı öğreteyim dedi. Padişah da ona genç birini gönderdi.
Bu
Ali رَضِيَ اللهُ عَنْهُ’ ’dan:
Rasûlullah ﷺ , Arafat akşamı vakfe yerinde şöyle duä ederdi:” ALLAH’ım! Senin buyurduğun gibi ve bizim söylediğimizden daha hayırlı biçimde sana hamdolsun. ALLAH’ım! Namazım, tüm ibädetlerim, hayatım ve ölümüm; senin içindir. Dönüşüm sanadır.Her türlü varlığım sana kalacaktır.ALLAH’ım kabir azäbından, kalbimin vesvesesinden, işlerimin dağınıklığından sana sığınırım. ALLAH’ım! Rüzgärın getireceği äfetlerin şerrinden sana sığınırım.”
(Tirmizi, 3520.)
Esmâ bint-i EbûBekir radiyallâhu anhâ Rasûlullâh sallallâhu aleyhi ve sellem efendimizin baldızı!.. Hazreti Âişe annemizle baba bir kardeş!
Hicret esnasında hizmetten firâseti, becerisi ve iş bilirliği ile meşhur bir hanım sahâbî! "Zâtunnıtakayn" lakabı ile tanınan, dünyada iken cennet kuşağı giyebilme müjdesine nâil olan bir iman
Rasûlullah (s) şöyle dua ederdi:" Allahım! Korkmayan kalpten, kabul olunmayan duadan, doymayan nefisten ve fayda vermeyen ilimden sana sığınırım, bu dört şeyden sana sığınırım."
Tirmizi, Deavat, 69