Nur

Ne Yazık! İnsan neden hayvanda görünenlerden daha üstün duygularım var diye böbürlenir? Bu hayvanları yalnızca daha gerekli varlıklar haline getiriyor. Dürtülerimiz yalnızca açlık, susuzluk ve istekten ibaret olsaydı, neredeyse özgür olurduk; ama şimdi esen her rüzgarla, tesadüf eseri bir sözcükle ya da kelimenin bize iletebileceği bir manzarayla etkileniyoruz.
Reklam
Hep yarım ve yanlış anlamadaydım da doğrulamazdım. Hep bir ayıp gizlemek zorundaydım da bu ayıp zaten bendim, bundan kurtulamazdım.
Sayfa 71
Bana bir önyargı verin, dünyayı yerinden oynatayım.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
G Ü N L E R İ M Günlerim taburcu olmamı beklemekle geçiyor. Gençliğim delilere hoş görünmekle bitiyor. Güngüne her gün daha çok eriyorum. Güldüğümü rüyamda pek az görüyorum.
“Yani ben hasta mıyım sizce?” “Biz doktorlar öyle deriz ama buraya genellikle hastalar değil, asıl hastaların hasta ettikleri gelir.”
Reklam
Anne ona güven verdiyse, o bebek için dünya güvenli bir yerdir. Vermediyse güvensiz. Bebek bu ilişkide aradığı güveni bulamazsa, gelecekte o yetişkin için tüm ilişkiler güvenilmezdir. Bu ilişkilerde zorlandığı zaman ilişkiden hemen kaçar, mücadele etmez. Kendini sakinleştirmenin yollarını arar. Sürekli alışveriş yapma, gece yarıları kalkıp bol bol yemek gibi… Yani annesini doyuramadığı duygusal açlığı ısrarla bunları yaparak doyurmaya çalışır.
Sayfa 178Kitabı okudu
Hayatın daha baştan adaletsiz davrandığı çocukların çoğu büyüyünce avukat olmak ister. Ne kadar haklılar!
Sayfa 214Kitabı okudu
Çocukluk acılarımızı kendimize yeniden yaşatmak gibi bir özelliği var zihnimizin.
Sayfa 296Kitabı okudu
Cezayı mıknatıs gibi çekti kendine. Bilinçdışının ona yazdığı kaderin önüne geçemedik.
Sayfa 306Kitabı okudu
Keder işte böyle bir şey. O kadar yoğun ki, o gelince diğerleri kaçacak delik arıyor.
Sayfa 318Kitabı okudu
Reklam
Aynı ülkede yaşayan ama birbirinin derinliklerini hiç bilmeyen bir milletiz biz. Nasıl da kopmuşuz birbirimizden.
Sayfa 281Kitabı okudu
En büyük odayı bana verdikleri için benim pencerem caddeye bakardı. Işıkları söndürür, sadece yatağımın baş ucunda duran küçük gece lambasını yakar, geceliğimi giyer, pencerenin kenarına oturur, saatlerce camdan aşağıya bakardım. Hayatı işte o pencereden öğrenmeye çalışırdım.
Sayfa 183Kitabı okudu
Hayatın planları her zaman gerçek, bizimkiler ise çoğu zaman sadece hayaldir. Bu hayallerin hangisi hayatınkilerle uyuşacak, işte biz bunu bilemeyiz.
“Allah bize sahibi gönderdi ama, biz onu, gözümüzü kör ettik de tutamadık. Yoksa senin hırsızların köyün yakınından geçebilirler miydi?”
Sayfa 182 - Yapı kredi yayınlarıKitabı okudu
113 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.