Realite
Her insan kendisi için bir destektir, yeter ki kendini yakından görebilsin. Bir ajanda ardında yazılı bir yazı bana hitaben 98/K.K
Reklam
Bana ilk denen şey: İdealist ol! Önüne dünya haritasını koy ve nasıl bir medeniyet kuracaksan onun hayallerini kur! Sonra realist ol, hayallerine giden yolu realite üzerinden projelendir.Sonra da dava insanı ol, elindeki imkanları tohum yap gözündeki yaşı da yağmur yap! İşe başla.Bil ki, Allah elindeki imkanlara küçük deyip onların hakkını vermeyenlere büyük imkanlar vermiyor.
Bana ilk denen şey: İdealist ol! Önüne dünya haritasını koy ve nasıl bir medeniyet kuracaksan onun hayallerini kur! Sonra realist ol, hayallerine giden yolu realite üzerinden projelendir.Sonra da dava insanı ol,elimdeki imkanları tohum yap gözündeki yaşı da yağmur yap! İşe başla.Bil ki, Allah elindeki imkanlara küçük deyip onların hakkını vermeyenlere büyük imkanları vermiyor.
392 syf.
·
Puan vermedi
Analitik Çalışmalar,Felsefi Çalışmalar,Toplum Görenekleri olarak üç ana bölümden oluşan Toplum Görenekleri’ninse altı alt başlığı bulunan İnsanlık Komedyası’nın en özel romanlarındandır.Köylüler, Toplum Görenekler’in(Töre) Taşra Yaşamı alt başlığına aittir.Balzac,(Töre)Toplum Görenekleri’nde bireysel davranışların toplumsal etkilerini işler.Bu
Köylüler
KöylülerHonore de Balzac · Islık Yayınları · 2017264 okunma
Realite :)
... Türkiye'de kızlar, bir günlüğüne kraliçe olacakları bir töreni idealize ederek, onlara söylendiği gibi o günün "ömürlerinin en mutlu günü" olacağına gerçekten inanarak yetiştiriliyorlar. Halbuki kendilerinin de başkalarının da o törenden sonra onlar için öngördüğü hayat, kraliçenin hizmetçisinin hayatı. Sarayın büyük, eşyaların güzel olması, bu gerçeği değiştirmiyor. Bizde Külkedisi masalı tam tersinden yaşanıyor.
Reklam
On ne possède que ce à quoi on renonce. Ce à quoi on ne renonce pas nous échappe » -« L’attachement est fabricateur d’illusions » ; puisque dans chaque abondance, il y a un vide, une absence. “La pesanteur et la grâce” (1947) de Simone Weil (1909-1943), est un ensemble de passages détachés laissés à l’état d’ébauche. La jeune femme, morte à
"ideal" ile "realite" arası
Bilgisayarınızın başında oturup birçok akademik çalışmaya ulaşıp, ayrıca dünyadaki farklı uygulamaları inceleyerek çok kapsamlı, kağıt üstünde çok iyi işleyecek bir model kurabilirsiniz. Ancak bu modelin paydaşlarıyla görüştüğünüzde aslında modelde bahsettiklerinizin uygulamada bazı noktalarda farklılıklar arz ettiğini müşahede edeceksiniz.
"İdeal unutulmamalı realite inkâr edilmemeli"
Temas kurduğunuz herkes -siz bunun bilincin­ de olsanız da, olmasanız da- sizin mevcudiyetiniz ve yaydığınız huzur tarafından etkilenir. Siz tümüyle mevcut olduğunuzda ve çevrenizdeki insanlar bilinçsiz davranışta bulunduğunda, siz buna tepki gösterme ihtiyacı duymaz, böylece ona herhangi bir realite, bir gerçeklik vermezsiniz.
Reklam
Çünkü hiçbir sanat, gerçeğin kendisiyle yarışamaz. Vive la realite!
LİDERİ KUTSALLAŞTIRMA ZİHİNSEL TUZAĞININ DÖRT BELİRTİSİ 1. Kutsallaştırma körlüğü oluşur, körü körüne inanılır. 2. Tarafgirlik hastalığı ortaya çıkar. Kendi fikrine uygun olan görüşü yüceltip ölesiye destekler, farklı düşüneni değersizleştirir ve uzaklaştırır. 3. Kutsallaştırdığı kişiyi yeryüzü tanrısı haline getirir. Tanrı kral veya masum imam anlayışından realite körlüğü oluşur, kusurları göremez. 4. İtaat için korku duygusu kültür haline gelir. Lideri memnun etmek için yalan, iki yüzlülük haklı ve doğal kabul edilir, münafık kişilikler ve ihanetler çoğalır.
Sayfa 254Kitabı okudu
400 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Türk Edebiyatına etkisi
Kitap, küçük Marcel'in hatıralarının aktarıldığı ilk ve en uzun bölümünün ilk sayfalarından başlayarak bana aşina olduğum bir yazarı anımsattı. O da Çamlıca'daki Eniştemiz, Fahim Bey ve Biz gibi romanların yazarı Abdülhak Şinasi Hisar. Ben Hisar'ı, Proust'tan daha önce okudum. Proust'tan etkilendiği hemen her eleştirmenin dile getirdiği bir realite. Bununla birlikte konuları ele alma biçiminden üslubuna değin bu kadar örtüşmesini beklemiyordum doğrusu. İkisinin de, herkesin dile getirdiği ''hafıza, hatıra, bellek, Bergsoncu zaman'' gibi kavramlar etrafında dönen temel meseleleri bu üslup etkileşiminin* en bariz göstergesi. Bununla birlikte Proust yalnız Hisar'a değil, Yakup Kadri'ye (onun da bir Swann'ların ''Semti'' çevirisinin olduğunu hatırlatalım) ve A. H. Tanpınar'ı da etkisi altında bıraktığını söylemek icap eder. Bu anlamda şiirimize Baudelaire, Mallarme ve Rimbaud gibi sembolistlerin etkisi kadar romanımıza da Proust'un etki ettiğini söylesek çok yanılmış olmayız zannımca. *etkileşim ifadesini Pierre Bayard'ın ''Önceden İntihal'' kitabından esinle kullanıyorum. Ona göre ''intihal'' kronolojik olarak daha sonra gelenin önce gelenden faydalanması olduğu kadar, aksi de geçerlidir, yani selefin de ''intihal'' yapabilmesinin mümkündür.
Swann'ların Tarafı
Swann'ların TarafıMarcel Proust · Yapı Kredi Yayınları · 20214,191 okunma
Kavimlerin gelişiminin büyük faktörü hiç bir zaman realite olmamış, tersine yalan galip gelmiştir.
Realite insanı çok fazla sayıda "gerekli" şeyle karşı karşıya bırakır fakat bunların hepsi şartlara bağlıdır. Gerçekçi gereklilik formülü şudur: "Şayet ... ise yapmak zorundasın" ve buradaki "şayet" insanın tercihini ifade eder: "Şayet belli bir amacı başarmak isterseniz." Hayatta kalmak istiyorsanız yemek zorundasınız. Yemek istiyorsanız çalışmak zorundasınız. Çalışmak istiyorsanız düşünmek zorundasınız. Düşünmek istiyorsanız (ne yapacağınızı bilmek istiyorsunuz) hangi amaçları tercih etmeniz gerektiğini bilmek istiyorsanız, bunların nasıl başarılacağını bilmek istiyorsanız realiteye bakmalısınız.
Sayfa 148 - Pegasus YayınlarıKitabı okuyor
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.