Aksi halde, biliniz ki, "Kim bana şu kadar salâvat getirirse bu kadar günahı affolur" türünden hadislerin aslı yoktur uydurmadır günahları affetmenin yolu yaptığın kötülükten dünyadayken dönüş yapmak helallik dilemek ve onu bir daha yapmamaktır. Bunu yapmadıkça insanlara haksızlık yapanlara yeryüzünde zorbalık yapanlara (Şura;42) isteseler yüz bin salâvat çeksinler af yolu kapalıdır.Dikkat edin! Sadece müslümanlara değil; "insanlara" zulmedenlere ve sadece Ortadoğu'da değil "yeryüzünde" zorbalık yapanlar...
Kur'an'a farklı bir bakış. Tarihsel bakış açısı nam-ı diğer. Tıp okuyanların bir süre sonra her şeye bilimsel gözle bakıp alternatif tıpı cahilce ya da geri kalmış bulması gibi bu kitapta eski yaklaşımları beğenmiyor. Yeni bir yaklaşım öneriyor. Her şeyi aslında anlatılmak istenen bu değil deyip günümüz dünyasının "aklının"
Çalışanların yarısının asgari ücrete mahkum edilmesine, halkın %62'sinin kirada oturmasına, on üç milyonun yoksulluk sınırının altında olmasına, kırk bir milyonun kredi kartı kölesi haline getirilmesine, %90'ın borçlu dolaşmasına, bankalara her yıl elli beş-altmıs milyar dolar faiz ödenmesine; buna karsın zadegânın sekiz kat büyümesine, yirmi yedi olan dolar milyarderinin otuz dokuza çıkmasına, on iki bin ailenin servetine servet katmasına ekonomi mi diyorsunuz ?
Bana sor sevgili kâri’, sana ben söyleyeyim,
Ne hüviyyette şu karşında duran eş’ârım:
Bir yığın söz ki, samîmiyyeti ancak hüneri;
Ne tasannu’ bilirim, çünkü, ne san’atkârım.
Şi’r için “gözyaşı” derler; onu bilmem, yalnız,
Aczimin giryesidir bence bütün âsârım!
Ağlarım, ağlatamam; hissederim, söyleyemem;
Dili yok kalbimin, ondan ne kadar bîzârım!
Oku, şâyed sana bir hisli yürek lâzımsa;
Oku, zîrâ onu yazdım, iki söz yazdımsa.
Hayır, hayal ile yoktur benim alışverişim,
İnan ki her ne demişsem görüp de söylemişim.
Şudur cihanda benim en beğendiğim meslek:
Sözüm odun gibi olsun, hakikat olsun tek.