Altın arayıcılığı Amerika'nın 20. yüzyılının büyük bir kısmını kaplamıştır. Hatta 19. yüzyılın sonlarında başlayan bu altın arama işi genelde kötü sonlanmıştır. Fakir halk iyice fakirleşmiş ve geriye sadece hikayeleri kalmıştır. İşte Hayalet Kasaba dediğimiz Altın Tepesi kasabasında altın bulamayan halk orayı terk etmiştir. Yaşlı Powell'da zamanında o madenlerde altın bulmak umuduyla orada kalan tek kişidir ve ondan başkası yoktur. İki düzenbazda Powell'dan madeni alıp satmak istemektedir ve düzenbaz ya işte her işi birbirlerinin üstüne atarak ellerine yüzlerine bulaştırırlar. Sonu ironikti. Hayalet Kasaba bir buğday alanına dönüştürülür ve günümüzde de çok önemli bir buğday ihracatçısıymış.
Burası Red Kit'teki " Acı Hayat Kasabası " değildi. Biz de " evinden yurdundan uzak kovboylar " değildik. Ama gene de, burada da acı var.
Ve biz basbayağı yalnızdık.. Bu
Murathan bir kere daha kovalamayı denedi. Hem de "Deh,deh!" diyerek... Küçükken fazla Red Kit okumasının yan etkileri şu an böyle çıkıyordu sanırım.
"Öyle mi kovulur horoz?" dedim hemen. "At mı bu?"
"Ya nasıl kovulur?
"Deh, deh denmeyeceği kesin Murathan. Geh cü cü cü cü falan de bari."