"Zulüm bizdense, ben bizden değilim."
(Rachel Corrie)
"Bilirsiniz: İnsandan daha uzun yaşar kemikleri. Dillerini ne kadar toprağa gömerseniz gömün, kelimelerin kemiklerini örtecek toprak yoktur. Gün gelir, yazılır, söylenirler." Syf:14
Kitap yirmi üç yazarın hikayelerini, Murathan Mungan tarafından seçilmesiyle
“Diriliş Neslinin Âmentüsü” kitabında, “diriliş eri” olarak tanımlanan ideal Müslümanın ve İslam kurallarına uygun bir devlet yapısının nasıl olması gerektiğini oldukça güzel aktarır. Kitaba “Kendimin bir diriliş eri olduğuma inanıyorum.” diyerek başlarken ilerleyen sayfalarda “Diriliş eri bir alpinisttir. İnkâr, red ve kara alışkanlık pürüzlerini kıra kıra bu dik yamaçtan dağın tepesine, temiz havaya ve güneşe yükselecektir kişi. Bütün o çekilen sıkıntılar, korkular, bu sevinç ve bu güvenlik içindir.” diyerek kim olduğunu, davasını ve tüm yolculuğunu özetlemiştir.
Bu kitap Sezai Karakoç’un şiirlerindeki başarısını hangi düşünsel arka plandan aldığını görebilmek için okunması gereken bir manifestodur. Ona göre, "Diriliş erinin görevi, yeni bir insan ve toplum psikolojisi oluşturmak için amansız kültür savaşının öncüsü olmaktır. Müslüman/inanmış kişi, çağdaş olmalıdır. Bu çağdaşlıktan kasıt ise Müslümanın geçmişteki İslam medeniyetine hayranlık duymasıyla yetinmeyip onu bugün de gerçekleştirmeyi görev edinmesidir."
Mehmed Uzun'u Saygı, Sevgi ve Minnetle anıyorum...
~Ruhu zedelenmiş, sesi kısılmış, kendisini ifade etmekte güçlük çeken insanların yazarı, sürgünün yarattığı bir edebiyatçı Mehmed Uzun.
"Siverek'te ilkokulun birinci günü bir tokat yedim, bugün bile aklımdan çıkmaz. Okul bahçesinde sıraya girmeye çalışırken aramızda Kürtçe konuşuyorduk. Bir tokat attı İstanbullu yedek subay öğretmen, Türkçe
Osmanlı insanı, bir süre sonra kendi kimliğinden ve kendi kimliğini oluşturan temel değerlerden önce farkında olmaksızın kuşkuya düşer, sonra bu kuşkusunu bilinçli bir şekilde dile getirir hatta onlardan bazıları bu değerlere karşı bir red ve inkar cephesi açarlar.
SARAH BAARTMAN’A ŞİİR
Seni eve götürmeye geldim, hatırlar mısın bozkırı?
Yemyeşil çimeni büyük meşe ağaçlarının altındaki
Hava serindir orada güneş de yakmaz.
Bir tepenin eteğine serdim yatağını
Battaniyen çalı çırpıyla ve nane yapraklarıyla çevrili,sarı beyaz çiçeklerle kaplı
Akarsuyun şarkısı işitiliyor, çakıl taşlarının üstünden sekerek
İktidar red, inkâr, engelleme, yasaklama ya da saf dışı bırakmadan çok kurma, düzenleme, kışkırtma ve çoğaltma teknikleriyle işlemektedir. Bastırmayı ya da yok etmeyi değil, ayrıştırmayı, çeşitlendirmeyi, görünür kılmayı içerir.