Tarih, insanları; insanlar da tarihi yarattığına göre ebediyete kadar devam edecek bir fâsid dairenin içinde kapalıyız demektir ve tarihin bedbahtlığı da kendisinin, menfaat gördükleri zaman en ilâhî hakikatı bile red, inkâr, tahrif veya ihfâ edebilen insanlar tarafından hikâye edilmesindedir.
Her şeyin red ve inkar edildiğini duyuyordum. Onlara göre millet, kapitalist sınıfların yarattığı bir olgu; "vatan" ise burjuvazinin işçi sınıfını istismar etmek için kullandığı bir oyuncaktı. "Okul", kölelerden ibaret insan yığınları ve düzene muhafız yetiştirmeye özgü bir kurumdu. "Din" ise, halkı daha iyi istismar etmek için bir araç; ahlak koyunların güdülmesine yardım eden bir sabır ilkesiydi. Onların nazarında pisliğe karışmamış hiçbir şey yoktu.
Reklam
Hem hatıra gelmesin ki kısacık bir ömürde nasıl ebedî bir azaba müstahak olur? Zira küfür; şu mektubat-ı Samedaniye derecesinde ve kıymetinde olan kâinatı manasız, gayesiz bir derekeye düşürdüğü için bütün kâinata karşı bir tahkir olduğu gibi, bu mevcudatta cilveleri, nakışları görünen bütün esma-i kudsiye-i İlahiyeyi inkâr ile red ve Cenab-ı Hakk'ın hakkaniyet ve sıdkını gösteren gayr-ı mütenahî bütün delillerini tekzip olduğundan nihayetsiz bir cinayettir. Nihayetsiz cinayet ise nihayetsiz azabı icab eder.
Sayfa 69 - rnkKitabı okudu
Nefsimizin, Aklımıza Yaptığı Oyunlar
Kardeşlerim! Nefsin en mühim bir hastalığı da şudur ki, küllü cüz'îde, büyüğü küçükte görmek istiyor. Göremediği takdirde red ve inkâr eder. Meselâ, küçük bir kabarcıkta, güneşin tamamıyla tecelliyâtını ister. Bunu göremediği için, o kabarcıktaki cilvenin güneşten olduğunu inkâr eder. Halbuki, şemsin vahdeti, tecelliyâtının da vahdetini istilzam etmez. Ve keza, delâlet etmek tazammun etmeyi iktizâ etmez. Meselâ, kabarcıktaki güneşin cilvesi güneşin vücuduna delâlet eder, fakat güneşi tazammun edemez, yani içine alamaz. Ve keza, birşeyi birşeyle tavsif edenin o şeyle muttasıf olması lâzım gelmez. Meselâ, şeffaf bir zerre, şemsi tavsif eder, fakat şems olamaz. Balarısı Sâni-i Hakîmi vasıflandırır, amma Sâni olamaz.
“Artık bir feminist değilim” – Cassie Jaye Ali Tüfekçi Kırmızı hapı seçmek Tavşan deliği metaforu, İnsanın yaşadığı dünyanın sınırlarından çıkmayı sembolize eder. Son yıllarda ülkemizde de popülerleşen feminist hareket hakkında pek çok tartışma oldu/oluyor. Ülkemizin avantajlarından biri, Batı’dan gelen ideolojik hareketlerin geçmiş
739 öğeden 471 ile 480 arasındakiler gösteriliyor.