1 Mayıs günü Taksim alanında dış güçlerin güdümünde olan Rus ve Çin yanlısı uşaklarını, TKP' nin en büyük organı DİSK yönetiminde dövüştürülmüş be tarihi İstanbul şehrindeki ilk deneylerini yapmışlardı. Bunda Amaç, hem Türkiye'de iç savaşın yapılabileceğini, buna müsait bir idari gevşekliğin olduğunu ispatlamak, hemde devleti anarşiyle mesgul edip, seçim oncesi chp ye anarşi önleyici sloganını kaptırmaktı. Hemen şöyle bir soru gelebilir akla. Neden bunun için solu birbiriyle kavga ettirsin emperyalizm? Kavha gerekliyse, solu karşıt görüşüyle, orduyla, polisle kavga ettirebilirdi. Haklı bir soru. Ancak, devlet güçleriyle sol Gaziantep'te, Uşak'ta karşı karşıya getirilmiş, fakat tecrübeli Türk ordusu onlara bu fırsatı tanımamış ve bundan bir sonuç alınamamıştır. Solun karşıt görüşü olarak bilinen en güçlü örgüt Ülkü Ocakları'dır. Bu teşkilatın mensupları tarihi tecrübelere ve yüksek disiplin duygusuna sahip olduğundan, yönetimde kendilerinden başkasının etkisi altında kalmayan ve dış güçlere kesinlikle taviz vermeyen tutumuyla hic bir oyuna gelmemistir.Yani emperyalizm, Ülkü Ocakları'na müdahale imkanına sahip olmadığı için bu oyun da sahneye konamamıştır.
Yazıcıoğlu'nun kürt sorununa bakışı
Yazıcıoğlu: " Bir defa "kürt sorunu" diye bir kavramı doğru bulmuyorum. Çünkü sorunu etnik olarak koyarsanız, çözümünüde etnik açıdan yapmak mecburiyetinde kalırsınız. Ķürt sorunu dediğiniz zaman, demek ki Türkiye'de Kürtler sorundur. Öyleyse kürtlerin bu sorununu nasıl çözeceğiz? Arkasından da " Madem Kürtler sorundur, o halde
Sayfa 183 - Gazetecinin sorularını yanıtlıyorKitabı okudu
Reklam
311 syf.
7/10 puan verdi
·
Read in 9 days
Evet bildigimiz şeyler fakat öneriler dikkate alındığında bu dava kolaylıkla çözülebilirdi..Gözümüzden kaçan bir çok şey var kitap da olay inceleme işini gereği gibi yapsaymış çok daha verimli aydınlatabilirmiş ama çelişkili raporlar aslında herşeyi anlatıyor.. Örneğin rahmetlilerin otopsi raporlarında bir bulgu var, pilot da darp izine de rastlanıyor kimse uçak icerisindeki kişileri de araştırmıyor intihar saldırısı da gayet tabi olabilir. Muhsin başkan ve diğer ölenlerin mekanları cennet olsun.
Son Reis Muhsin Yazıcıoğlu
Son Reis Muhsin YazıcıoğluVedat Demiröz · Kriminal Kitaplar · 201660 okunma
Kırcı, Çatlı'dan bu akılları almıştı ama. Muhsin Yazıcıoğlu'ndan da Çatlı'yı suçlamak üzere akıllar almıştı. Kırcı, Erzurum'da buluştukları Yazıcıoğlu'nun "Hiç acımadan Çatlı'yı suçla, çünkü o teşkilattan koptu," dediğini 19.11.1980 tarihli Askeri Savcılık ifadesinde şöyle anlatıyor: "Aslan Gözütok diye bir arkadaş, Ankara'dan gelen Muhsin Yazıcıoğlu'nun benimle görüşmek istediğini söyledi. Bana bildirilen Cumhuriyet Caddesi'ndeki Hemşin Pastanesi’ne gittim, önceden bir defa düğüm ancak konuşmadığım Muhsin Yazıcıoğlu ile yanında tanımadığım bir kişi oturuyordu. Başbaşa konuşmaya başladık. 'Biz davamızda başarıya ulaşacağımızı biliyoruz. Bu arada birkaç kişinin asılması o kişiyi ölümsüz yapar' diyordu. Yine ilaveten Abdullah Çatlı'nın teşkilata ters düştüğünü, teşkilattan koptuğunu; bu nedenle yakalanırsam hiç acımadan Abdullah Çatlı'yı suçlamamı söyledi. Ve buna ilaveten Abdullah Çatlı'nın İstanbul'daki evinin yerini ve içini tarif etti. Orada saklandığımı söylememi istedi.
Türkiye ne çektiyse; sahte Atatürkçülerden, sahte cumhuriyetçilerden, sahte milliyetçilerden, sahte İslâmcılardan, sahte demokratlardan ve yalancı siyâsetçilerden çekti. Siyâseti sahtecilik ve yalancılıktan kurtaracağız.
Bu bayrak öyle bir bayraktır ki; İçinde "Vatan" vardır, dökülen "Kan" vardır, İki cihan vardır, "Din" vardır, "Îmân" vardır! -
Reklam
201 öğeden 31 ile 40 arasındakiler gösteriliyor.