Tırnakları uzuyor İstanbul'un
Kirli bir masmavi
Ama ne kadar yaraşıyor yarabbi
Bu tırnaklar bu deli parmaklara
Ve ortayla işaret arasında mütemadi bir cigara
Giderek minareler oluyorlar
Yaşlı bir köprüye rastladım demin
Bir diyeceğim yok dedi martılara
Başımı döndürmeseler
Başımı döndürmeseler böyle
Ben de dedim ki Allah'a
Feriştahın gelse yaradamaz bu güzelliği
Sen bir turistsin amcabey!
Seni de, Dostoyevski'yi de, Muhammed'i de
Şiir, babalarımızı ve cümlemizi tutan bir sara...
Eşref'in saati bu, çifte olsun, at bir nara!..
Ama öbür müşteriler gocunursa karışmam
Onlar daha bir ciddi iş görüyorlar be anam...
İSTANBUL LİSELİ GENÇLER SORDU ŞİİRDE ÜSLÛP NEDİR DİYE?
Ben de dedim ki bazıları
Ayçiçeği diyorlar günebakana
Bazısı da günebakan diyor ayçiçeğine
Ben günebakanı yeğliyorum
Belki de güne yöneldiğim için yine
Ama siz de bilirsiniz ki
Gün aydındır gece de gece
Ama ne zaman diyeceğiz birbirimize günaydın?
Ben de onu diyorum ya işte
Bak kardeş şimdi üslûp meselesini düşünmeye başladın.