İbadetin çendan zahirî bir ağırlığı var. Fakat mânâsında öyle bir rahatlık ve hafiflik var ki, tarif edilmez. Çünkü âbid namazında der: "Eşhedü en lâ ilâhe illâllah." Yani, "Hâlık ve Rezzak Ondan başka yoktur. Zarar ve menfaat Onun elindedir. O hem Hakîmdir, abes iş yapmaz; hem Rahîmdir, ihsanı, merhameti çoktur" diye itikad ettiğinden, herşeyde bir hazine-i rahmet kapısını bulur, dua ile çalar. Hem herşeyi kendi Rabbisinin emrine musahhar görür. Rabbisine iltica eder, tevekkül ile istinad edip her musibete karşı tahassun eder. Îmânı ona bir emniyet-i tâmme verir.
"Açılır bahtımız bir gün hemân battıkça batmaz ya,
Sebepler halk eder Hâlık kerem bâbın kapatmaz ya,
Benim Hakk'a münâcâtım değildir rızk içün hâşâ,
Hudâ rezzâk-ı âlemdir rızıksız kul yaratmaz ya."
İbrahim Hakkı Erzurumî Hz.
"Açılır bahtımız bir gün hemen battıkça batmaz ya
Sebepler halk eder Hâlık, kerem bâbın kapatmaz ya.
Benim Hakk'a münacâtım değildir rızk için hâşâ
Hüdâ Rezzâk-ı âlemdir rızıksız kul yaratmaz ya."
— Açılır bahtımız elbet hemen battıkça batmaz ya!
— Sebepler halk eder Hâlık, kerem bâbın kapatmaz ya.
— Benim Hakk’a münâcâtım değil bir rızık için hâşâ,
— Hüdâ Rezzâk-ı âlemdir, rızıksız kul yaratmaz ya.