Buralarda savaştan önce de temiz buğday ekmeği yiyenler pek azdı, ama gene de paraya kıyınca tombul tombul çarşı ekmeği alınabilirdi. Hele susamlı simitler, çörekotu ramazan pideleri çocukların düşlerinden bile silinip gitmişti.
Sayfa 8 - Çınar yayinlarıKitabı okudu
Ekmek eskiden aslanın ağzındaydı, şimdi tilkinin ağzına geçti. Ondan daha kurnaz olacaksın ki kapacaksın ağzından. Kolay değil.
Sayfa 213 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Gazetelere bir göz gezdiriyorum, o kadar. Radyoyu ne zamandır açtığım yok. Televizyon... Eh, kafamı bulursam, bir iki program var izleyebildiğim. Ben bu dünyanın adamı değilim. Ya da bütün o gazeteleri çıkaranların, radyocuların, televizyoncuların dünyadan haberi yok!
Sayfa 120-121 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
İnsan dediğin namusuyla yaşamalı. Her şeyin başı namus. Açlıktan mı öleceksin, ölüver. Yeter ki namusundan olma.
Sayfa 81 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Erkek dediğin emzikli çocuk gibidir. İstediğini bulup verdin mi gık bile demez. Şu var ki, sevdiği oyuncağı almayacaksın elinden. Hoşuna gidecek bir şey, biraz içki, biraz ilgi... Eğlence, cümbüş...
Sayfa 56 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
“Bir de şu toplanan kitap…” “İşte hep bu anlattıklarım yazılıydı kitapta… Benim derdim, komşumun derdi, okuldaki çocukların derdi…” “Biliyorsun bunları yazanlardan hoşlanmadıklarını… Gene de habire yazıyorsun!” “İstiyorum ki halk, kendi çektiklerinin ayrımına varsın. Bir kez halk yoksulluğunun ayrımına varırsa… Daha doğrusu halk, halk olarak kendi gücünün farkına varırsa… Kaderine öylesine razı olmuş görünüyor ki.”
Reklam
418 öğeden 81 ile 90 arasındakiler gösteriliyor.