"Şu Kürd'ün defterini artık dürmek lazım. Gözlerimizin önünde lâikliği kemiriyor, ama biz demokrasi filan diye geveleyip el uğuşturuyoruz."
Bakıştılar. Patronu bu kadar kızdıran neydi acaba?
"Yine ne yaptı?" diye sordu yazarlardan biri.
"Daha ne yapacak?" derken masasındaki kitabı havaya kaldırıp yüzlerine doğru salladı, "Menderes'in beyanatlarından yüreklendikçe yüreklenip sonunda yapacağını yaptı işte. İstanbul'daki müridleri vasıtasıyla bu kitabını bastırdı."
Adamlar oturdukları yerden uzanıp kapaktaki yazıyı okudular:
" RisaleiNurKülliyatındanGençlikRehberi ... Müellifi : BediüzzamanSaidNursi ..."
Risâleleri okumama, buradaki okurların Üstâd'ın Risalelerinden paylaştığı alıntılar vesile oldu. Daha önceden mâhiyetini bilmiyordum, sürekli karşıma çıkan Risâle-i Nur alıntıları merâkımı celbetti ve okumaya başladım. Ardından Risâleler vesilesiyle birçok soruma tatmin edici cevaplar buldum, Elhamdülillah. Kimsenin bana öğretmediği şeyleri öğrendim. Üstâdım öğretmenim oldu bir nevî. O Risâlei Nur alıntılarını paylaşan okurlar da bilmeden, bu güzel hâle vesile oldular. İşte bu yüzden, burada faydalı alıntılar yapılmasını çok ehemmiyetli buluyorum. Bilmeyenler, görmeyenler, bihaber olanlar; bilmiş, görmüş ve haberdâr olmuş oluyor bu sayede. Birilerinin hidayetine vesile olmak çok güzel. Allah vesile olanlardan ebeden razı olsun.. 🤲🏻