Sadece ben kıpırtısız duruyordum, ateşler içinde ve sessiz; çünkü içimdeki her şey tek bir çığlık olarak, ilk şimşekle duyulacak hazzın çığlığı olarak gırtlağımda sıkışıp kalmıştı...
Bir genç kızın maviliğin içinde amaçsızca süzülen beyaz, uçarı bulutlara benzeyen hayallerini ve sonra akşamları bulutlar gibi daha sıcak renklere bürünen, önce pembe, ardından yakıcı bir kızıllıkla ışıyan o hayalleri kim bilebilir ki ?
Kabul görme, değer verilme ve sevilme çabalarımız sırasında yaşadığımız psikolojik acılardan kaçmak için bazen aşırı uçlara gitmemiz hiç şaşırtıcı değildir...