Yerlerine oturduktan sonra, "Sabahları uyandığınızda ne dersiniz?" Diye sordum.
"Heç" dedi halime
"Nasıl hiç, günaydın demez misiniz birbirinize?"
"Yoo.. ama rojbaş vardır..."
"O ne demek?"
Hep bir ağızdan gülmeye başladılar. Aslında oyun gibi geliyordu onlara bu çift dilli olma hali. Hele her şeyi bildiğini varsaydıkları öğretmenin kendi dillerini bilmiyor olmasıyla epey eğleniyorlardı.