İlk yılların tenha dizecikleri neden kalabalıklaşmıştı? Ken­disi, Barok'un uyandırdığı boşluk duygusuyla açıklıyor bunu: "İnsan Roma'da boşluk duygusuna kapılır. Boşluk duygusuyla dolu birinin boşluk karşısında dehşet duyması çok doğaldır. Ufacık bir alan, boş bir nokta bırakmamacasına her şeyi tıka basa dolduran, hiç ama hiçbir şeyi özgür bırakmayan, dört bir yandan sökün etmiş ögeler yığını. Boşluk dehşetini en çok Roma'da du­yar insan; çölde, dünyanın herhangi bir yerinde duyulabilece­ğinden çok daha güçlü duyar. Şuna inanıyorum: (...) Michelan­gelo sanatının tüm dramı boşluğun uyandırdığı o dehşet duygu­ sundan doğmuştur."(...) "insanın şiir, resim ya da mimariyle kendisinin kıldığı herhangi bir 'biçim'de, biçim'in içinde, onu dibe, kendisine doğru çeken bir uçurum vardır hep. Yarattığı şeyde, tıpkı kendisinde olduğu gibi hep bir 'yok'luk vardır; baş dönmesi ve korku yaratır o boşluk"(…) "Ama 'yok'luk bir şeydir, boşluk bambaşka bir şey. Birinde canlı bir biçim'in yokluğu vardır, diğerinde canlı bir biçim yoktur, boşluk vardır". Ungaret­ti bu yokluğu en çok kutsallıktan yoksunluk bağlamında yaşar: "Tanrı'dan yoksun bir dünya korkunçluğun karşısında hep aynı dehşeti, aynı hayreti duyacaktır.”
İtalya'da doğan Rönesans'ta Antik Yunan ve Roma medeniyetlerinin etkileri görülmektedir. Esasen "yeniden doğuş"la kastedilen de budur: Binlerce yıl önce kaybolmuş Yunan ve Roma medeniyetlerinin, zihniyetleri, sanatları, bilim ve düşünceleriyle yeniden doğuşu.
Reklam
Aydın Çubukçu - Kadın Ressamlar
Bu üç ressam, kadın mücadelesinin başlıca temalarını, kadınların toplumdaki yerlerini sorgulayan ve bundan dolayı ortaya çıkmış sorunlara karşı, hayatları pahasına mücadele etmiş kadınlar. Cinsel taciz, toplumsal aşağılanma, ikinci sınıf insan olarak görülme, çocuk yaşta çeşitli eziyetlere uğrama, yetişkinliğinde ev kölesi yapılma gibi, kadınların
Hadrianus, seyahat ettiği süre boyunca, şehirlerde birbiri ar­dında büyük inşaat projeleri başlattı. Bugün, Akdeniz çevresindeki Roma şehirlerinin kalıntılarını ziyaret ettiğimizde, gördüklerimizin önemli bir kısmı Hadrianus ve halefi Antoninus Pius'un "altın çağlarına" aittir. On yıllar içinde, çok sayıda imparatorluk şehrinin merkezi bölgeleri inşaat alanlarına dönüştürülmüş ve anıtsal klasik mimari ve barok süslemenin bir araya geldiği yeni komplekslerle donatılmıştı.
Sayfa 250 - Yordam KitapKitabı okudu
Barok:
16. yüzyılda, arka planda sürüp gitmekte olan dini çalkantılar karşısında Avrupa sanatı bir kez daha değişti. Barok sanat, Roma Katolisizminin imajını güçlendirmek için seçilen maksatlı bir araç olarak gelişti. Geniş bir üslup yelpazesini içinde barındırırken, duygu, dinamizm ve dramayı ve ek olarak bilhassa resimde, ışık ve tonları resmetmek için yeni metot­ları bir araya getirdi.
Sayfa 40
480 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
“NE KUTSAL, NE ROMA, NE İMPARATORLUK… SADECE BİR ALAY ALMAN” Voltaire
Yakın zamanlı bir Viyana seyahatinin de etkisiyle ne zamandır merak ettiğim, daha doğrusu anlamaya çalıştığım konulardı: Kutsal Roma İmparatorluğu ve Habsburglar. Martyn Rady’nin “Habsburglar” (Kronik Yayınları) kitabı bana istediğimi verdi diyebilirim. “Habsburg”lar (Ailenin sonradan sonraya sahiplendiği bu isim, bugün İsviçre sınırları içindeki
Habsburglar
HabsburglarMartyn Rady · Kronik Kitap · 202164 okunma
Reklam
Yirmi beş yıl boyunca Hıristiyanlık için çalışan Petrus, sonunda bir gün imparatora büyü yapmakla suçlanır. Petrus bu olaydan sonra Roma'dan kaçmaya karar verir. Ancak yolda Isa'yla karşılaşır. Tanrı'nın yıllar önce ölmüş oğlunu bir anda karşısında bulan Petrus çok korkar ve hemen sorar: "Domine quo Vadis? Nereye gidiyorsunuz, Rabbim?" Isa yeniden çarmıha gerilmek üzere Roma'ya gittiğini söylediğinde, Petrus bunun kendisine verilen açık bir mesaj olduğunu düşünür. Hemen Roma'ya döner, teslim olur, tutuklanır ve en nihayetinde çarmıha gerilerek idam edilmesine karar verilir. Ancak Petrus'un son bir isteği vardır: İsa'yla bütünleşen sembolün önüne geçmek istemediği için çarmıha ters gerilmeyi talep eder ve Romalılar da Petrus'un arzusunu yerine getirir. Günümüzde hâlâ uğursuz kabul edilen ters haçın ikonografik öyküsü de aslen budur.
Sayfa 163Kitabı okudu
Roma ve Caravaggio
Roma'nın zengini çok zengin, fakiri çok fakirdir.. Zengin insanların çoğunu din adamları oluşturuyordu.. Kardinaller ve diğer üst rütbeli din adamları her şeye olduğu gibi sanata da yön veriyorlardı.. Roma'da din adamlarının görmezden geldiği, muazzam ölçüde fakir bir halk yaşıyordu.. Sokak aralarında rahatça suçların işlendiği, her an ölüm tehlikesi ile karşılaşabileceğiniz Roma'nın tenha bölgeleri pek çok sanatçı gibi Caravaggio'nun da mesken yeri haline gelmişti..
Sayfa 133Kitabı okudu
Aktörlük Sanatı, Sanat Kuramları, Görme Biçimleri
_Medeniyet, insanların ne kadar para kazandığıyla ya da kaç tane lüks arabaları olduğuyla ölçülmez. Medeniyetin para birimi Sanat’tır. Sanat aristokrattır ve sanatla uğraşan kimseler de yükselerek seçkinleşirler. Müzelerimizde ve kütüphanelerimizde korunan da sanatın ta kendisidir. Sanat Müzesi'ni ziyaret ettiğinizde göreceğiniz, insanların
Sanat Felsefesi, Estetik, Schiller, Ressamlar
_Alçak bir takım ihtiyaçların tatmini için kullanılan yetenek, güya artistik bir şekil verir kirli bir muhtevaya. Sanatçı, zayıflık ve kötülükle insanları aldatır ve kendilerini aldatmalarını kolaylaştırır. Sahtekârdır çünkü manevî susuzluklarını temiz bir kaynaktan doyurduklarına ikna eder onları. Sanat’ın nimetinden mahrum kalınan böyle zamanlar
Reklam
Apollon & Daphne İtalyan sanatçı Gian Lorenzo Bernini'nin 1622 ile 1625 yılları arasında yaptığı gerçek boyutlu bir Barok mermer heykelidir. Roma'daki Galleria Borghese'de yer alan eser, Ovid'in Metamorfozları'nda anlatılan Daphne hikayesinin doruk noktasını tasvir etmektedir.
224 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
41 günde okudu
Uygarlığın Ayak İzleri ~ Sanat Dehaları
Sanatın tarihi rumuzuyla sanat eserlerini ayrıntılı inceleyip anlamamızı sağlayan Celil Sadık’ın ilk kitabı Sanat Dehalarını okudum. • Daha önce bu kitapta okuduğum eserleri Twitter’da yaptığı uzun yorumlarda da bir çok kez okumuştum. Ancak yorumlara nazaran kitapta hem eserlerin hem de sanatçıların bilinmeyen yönlerinin daha ayrıntılı bir şekilde
Uygarlığın Ayak İzleri 1: Rönesans'tan Barok Dönem'e Sanat Dehaları
Uygarlığın Ayak İzleri 1: Rönesans'tan Barok Dönem'e Sanat DehalarıCelil Sadık · Epsilon Yayınları · 2019865 okunma
96 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.