Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
İslam Dini, Kur'an ve hadislere dayanan, hak ve meşru mezhepleriyle bir buçuk milyar insanın inandığı istikrarlı bir dindir. Durum böyleyken " ille de ılımlı islam " dayatmasıyla ne yapılmak isteniyor? " Ilımlı İslam " kavramı aynı zamanda, Kuran'daki İslam'a da aykırı düşer. Süleyman Arif Emre'nin Milli Gazete'de yazdığına göre: " RTE, Bush tarafından ortaya atılmış olan BOP'u yürütmekle görevli bir EŞBAŞKANDIR. " Tercüman Gazetesi yazarlarından Ergun Göze, (6 KAsım 2005) köşesinde şunları yazmıştır: "Hele şu İbrahimi Dinler safsatasına ne demeli? Açın Allah'ın kitabını Ali-İmran suresinin 65-69.ayetlerini okuyun: " Ey Ehli Kitap! Niçin İbrahim hakkında tartışıyorsunuz? Oysa Tevrat da, İncil de ondan sonra indirlmiştir." İbrahim Yahudi de değildi, Hristiyan da değildi... Fakat o muhavvit bir Müslüman idi..." " Ne hikmetse bu hep böyle olur, işler önce ihlasla başlar, sonra finansla biter..."
Sayfa 476Kitabı okudu
128 syf.
9/10 puan verdi
·
26 saatte okudu
Devrine göre muazzam bir eser.Yazar o kadar kanıtlayıcı ki makyavelizm gibi bir düşünceyi ortaya atıp temellendirmiştir.Hala da etkisi altında kalanlar vardır.(rte) Devleti yöneten prensin duygularına kapılmadan ve acıma duygularını bir kenara bırakarak devleti yönetmesi gerektiğini belirtmiştir. Gerektiğinde bir insanın devlet tarafından öldürülmesinin çok daha fazla insanın yaşamasını sağlayacağını belirterek prense öğütler vermektedir. Temelinde bu görüşlere paralel olarak başka bir bakış açısı da "Amaca ulaşmak için her türlü araca başvurmanın uygun olduğu." savıdır.
Prens
PrensNiccolo Machiavelli · Remzi Kitabevi · 201414,7bin okunma
Reklam
Bu gün başıma gelen bir olayı sizinle paylaşmak istiyorum arkadaşlar. Garip bir ülke olduğumuzun ve artık dönüşününde çok zor olduğunu gördüm bugün. Küçük kızım alerji olduğu için aile hekimine gittik. Bu arada istanbul beşiktaşta yaşıyoruz. Aile hekimimize ilk gittiğimizde muayene masasında ve kendi masasında bildiğin çuval vardı. Odası ahır gibi kokuyordu adamın. Eşim önyargılı olma dedi. Ilaçlar bir işe yaramadı. Bu gün tekrar gittik. Ilaçları değiştirdi. Çocuğa bile doğru düzgün bakmadan çin falına geçti :) yanlış duymadınız demir at mıs kızımızın çin burcu RTE de bu burçtanmiş. Hatta uranüs koçtaymıs kızım doğduğunda. Ülkenin hali bu arkadaşlar... Adam doktor mu falcı mı yalaka mı bilinmez. Ama cahillik budur arkadaşlar. He bu arada eczanede de ayrı bir komedi oldu. 25 tl lik faturanın 20 tl si muayene ücretiydi :) şimdi arkadaşlar bir sorum olacak. Bu adam kaç kitap okumuştur? Okumuştur da ne okumuştur? Okuduğundan ne anlamıştır? Yazık verdiğimiz binbir emekle bunları besliyor bu ülke. Umarım paylaştığım için bana kızmazsınız. Gerçekten umutsuzluğa düşüyorum da bazen...
RTE'yi diyor sanırım
Efendiler, bu fırsatla saygıdeğer ulusuma şunu tavsiye ederim ki, bağrında yetiştirerek başının üstüne kadar çıkaracağı adamların kanındaki, vicdanındaki asıl özü çok iyi analiz etmek dikkatinden bir an geri kalmasın!
Sayfa 411Kitabı okudu
Dokuzuncu bölüm
Modern (çağdaş) insan, evrensel sürecin piramidi üzerinde azametle ve mağrur duruyor ve bilgisinin kilit taşını bunun üstüne koyarak dört bir yanıyla kendisine itaat eden doğaya şöyle çıkışır gibi görünüyor: "Biz ereğimize vardık, biz ereğiz, biz sonuna ermiş yetkin yaratığız, tümüyle doğayız. Ey, 19. yy'ın pek mağrur, burnu büyük Avrupalısı (rte reisim, sen misin yoksa) çokça kuru gürültü ediyorsun! Senin bilgin doğayı sonuna dek kuşatmıyor, onu sona erdirmiyor, tam tersine kendi doğanı, kendini öldürüyorsun yalnızca. Bilen kişi olarak üstünlüğünü bir kez de "yapabilen kişi" olarak geride kalışınla ölç. Elbette sen bilginin güneş ışınları üzerinde yükselip duruyorsun göğe, ama aynı zamanda kaosa düşüyorsun...
Sayfa 112Kitabı okudu
O..tan Teyyar'a Selam Söyle Bu Yazar'a :
Bugün büyük bir AVM'de kitapçıda dolaşırken Özdemir İnce'nin "Cumhuriyetin Şairi Nazım Hikmet ve Cumhuriyetsiz Şairi Necib Fazıl Kısükürek" diye bir kitabına gözüm ilişti. Göz atmak için içine şöyle bir baktığımda önsöz/giriş kısmında iki şairi kıyaslama yada eleştirme olduğunu beyan eden bu sözde yazar bozuntusu kitabında Ustadı anlattığı kısımda Ustad'a, eski c.başkanı Abdullah Gül, Taner Yıldız şimdiki c.başkanı RTE'ye ve islam riteratüründe ki tasavvuf erbabına resmen debelenerek kin kustuğuna şahit oldum. Kendime sormadan edemedim. Bu şahıs kiiiiim Ustad kim.. Sen Ustad'ın tırnağındaki toz bile olamazsın. Ben kenoimi bildim bileli cumhuriyet öncesi dahi bir çok şairi tanır ve ismini duymuşumdur. Ama Özdemir İnce denen bu İslam düşmanı yazarı(!) ilk defa hayatım boyunca bugün duydum. Bunu düşününce kendimi gülmekten alamadım. Hani kedi yetişemediği ete murdardı zaten der ya işte bununkide böyle şey.
Reklam
352 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
17 günde okudu
Daha önce kitabı yarım bırakmış yeni bir anne olarak yüreğim kaldırmadığı için okumama daha vaktim olduğunu söylemiştim. Her kitabın bir vakti var ona çok inanıyorum öncelikle... Ahh.. Kitaba gelince sonunda öyle çok üzüldüm ki... Acaba bizde mi sonunda böyle olacağız diye düşünüp tepeden tırnağa ürperdim. Orwell'in 1948 de bugünü yaşamış gibi yazması ne enteresan geldi. Bir girdabında içindeyiz. Bizim dışımızda gelişiyor her şey.. Akıntıya kapılıp gidiyoruz. Günümüz politik güncel pek çok şey birebir örtüşüyor. Çok bizden çok bizim ülkemizden. Büyük Birader=RTE
1984
1984George Orwell · Can Yayınları · 2019165,2bin okunma
"AKP’nin, iktidar olduğu 2002 sonunda medyada hâkimiyet, pazarın yüzde 50’sinden fazlasına sahip olan Doğan Medya Grubu’nundu. Başlangıçta, IMF ile, AB ile uyum sergileyerek büyük burjuvaziyi ve merkez medyayı fetheden AKP iktidarı, ikinci iktidar döneminde yani 2007 sonrasında gerçek yüzünü ya­vaş yavaş sergilemeye başladı. Kısa sürede, koalisyon ortağı Fethullah Cemaati ile birlikte kendi medyasını enine boyuna genişleten RTE, en önemli hamleyi Sabah-ATV ile yaptı. Müflis Dinç Bilginden TMSF’ye geçen ve Doğan’ın ele ge­çirme hamlelerine maruz kalan Sabah-ATV’yi, satış ihalesine kimseyi sokma­dan, kamu bankaları kredileri ile damadının yönettiği Çalık Grubuna tapuladı. Aynı AKP koalisyonu, kısa sürede F.G. Cemaatinin de yeni alım ve yeni faal medya kuruluşları ile sektörde niceliksel üstünlüğe yaklaştı. TRT ve Anadolu Ajansı zaten tepe tepe kullanılıyordu. Kamu medyasını yönetenlerde öylesine durumdan vazife çıkarma işgüzarlığı hâkimdi ki, AKP’lilerin ayrıca bir tür “par­ti komiseri” atamalarına gerek bile kalmıyordu.Ama bu kadarı bile yetmiyordu AKP iktidarına. Henüz biat etmemiş “mer­kez medyayı da hizaya getirmek gerekiyordu."
Sayfa 98
915 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.