Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Ama gelecek, mutlaka, ruh taşlaşmadıysa eğer, her günahın gömüldüğü derinlikten çıkacağı bir an gelir. . Bu yüzden ev neşesiz, tatsız, bunaltıcıydı ama havasında bu bunaltıya uymayan, şaşırtıcı bir yaşama inadı vardı. Mürşit bu inadı fazla ısrarlı, hatta gereksiz buluyordu. Gerçi yaşamayıp ne yapılacağını da bilmiyordu, bunu pek düşünmek
Ancak sahip olduklarımız ölçüsünde var olur, ancak gerçekten yüz yüze geldiğimiz şeylere sahip oluruz; bir­ çok hatıramız, ruh halimiz, düşüncemiz, bizden uzaklara, yolculuğa çıkar, onları gözden kaybederiz. O zaman da, benliğimiz diye tanımladığımız toplamın içinde, onları hesaba katamayız. Ama onların, içimize nüfuz etmek için gizli yolları mevcuttur. Bazı geceler, artık Albertine'i neredeyse hiç özlemeden uyumuş­ ken, -insan ancak hatırladığı şeyi özleyebilir- uyandığımda, açıkça seçebildiğim bir hatıralar filosunu, bilincimin en belirgin sularında seyreder halde buluyordum. O zaman, bir gece önce benim için bir hiçlikten ibaret olan, şimdi açıkça görebildiğim şeyin ardından ağlıyordum.
Reklam
"Evim, malım, eşim, her şeyim gitti. Ben her şeyini kaybetmiş biriyim. Tüm gücümle mücadele ettim ancak yine de kaybettik. Neden üzgünüm diyeyim? Ne üzüntüm var? Bizim şu anki ruh hâlimiz daha ziyade yağmurdan sonra aya bakmaya benziyor. Kaybetmekten pişman olmadığım bir savaştı."
İthaki YayınlarıKitabı okudu
Bazen ruh halimiz..
Doğduğumdan beri ilk kez , yirmi yıldır ilk kez , kendimi çok mutlu hissediyordum.
Yüzdeyüz ilmî ifadeyle diyoruz ki; hâlimiz bugün, ruh muvazenesinin bozulmuş olması bakımından, tarihin hiçbir devrinde ve hiçbir milletinde müşahede edilmemiş denecek kadar fecidir...
Bir kadının regl doneminde, bunun sorgulanması değil moral verilmesi gerekir. Yok Türk toplumu ayıptir bilmem ne git kalıbında boğul 😂 hassas bir dönemdir ve bunun karşıdakinin bilmesi lazım. Biyolojik bir gerçektir. Her ay tekrarlanır. Zaten sancı yaşıyoruz ve ruh halimiz depresif oluyor. Bir de sosyolojik muhabbete giriyolar 😂😂 şaka gibi. Doktorlar bu dönemde bir kadının intihar etmesi bile olası der. Kibar olun, düşünceli olun.
Reklam
"Yaşadığımız, ruhumuzu sıkan veya bedenimizi hasta eden düşünceler veya haller, mümin kalbin hakikat arayışının ayak sesleridir. Bildiğin gibi insanın bir yatay bir de dikey tarafı vardır. Dünyaya bakan yeme, içme, uyuma, insanlarla ünsiyet bu yatay çizgidedir. Maneviyat, sevgi, cömertlik, cesaret, korku gibi haller ise dikey tarafıdır. İnsan yatay âlemde ihtiyaçlarını gidererek dikey alemde ilerlemek için güç kuvvet toplar. Ne zaman ki bu gayeden çıkıp nefsin heva ve heveslerine aldanarak ihtiyacından fazlasını arzularsa, ruh bundan rahatsız olur ve akla kendini daralma, sıkılma olarak yansıtır. Yani her sıkıntı bize maneviyata yönelmemiz için bir uyarıdır. Biz sıkıntı sanarız fakat yaşadığımız başlı başına bir rahmettir. En basitinden, abdest almadan önceki ruh halimizle, abdest aldıktan sonraki ruh halimiz aynı değildir. Maddeciler suyun tesiri derler, doğrudur fakat suyu yaratan kimdir? İnkârları bile imanı haykırır. Yaşadığın her daralma halini böyle yorumlamak, anlamak bile ferahlığa ilk adımdır. Veliler bu yüzden dertlerden, hastalıklardan hiç korkmazlar. Çünkü bilirler ki her sıkıntı onları bir üst makama çıkaran basamaklardır."
"İngiltere'deki Ulusal Yeme Bozuklukları Merkezi kurucusu psikolog Deanne Jadez aşırı tatlandırılmış yiyeceklerin uyuşturucularla aynı mantıkla işlediğini ifade ediyor; ruh halimiz değiştirirler ve alkol, nikotin ve kokainin yaptığına benzer bir şekilde beyindeki kimyasalları ve nörotransmitterlari uyarırlar."
Sayfa 31 - İletişim YayınlarıKitabı okuyor
Şu anda hissettiklerimiz geçmişe nasıl baktığımızı ve geçmişten neleri hatırladığımızı da etkileyebilir. Sonuç olarak, duygusal durumumuz veya ruh halimiz yüzünden hatırladıklarımız da değişebilir.
Sayfa 214Kitabı okudu
Diğerleriyle ne kadar çok fiziksel temas içinde olduğumuz ve ne sıklıkla olumlu duygular içeren bir dokunma durumuna girdiğimizin, sağlığımız, ruh halimiz, zihinsel gelişimimiz ve hatta yaşam süremiz üzerinde ciddi bir etkisi olduğu düşünülmektedir.
Reklam
Hep bir şeyleri bekleyen ruh halimiz bizi umut dolu canlılar haline dönüştürebildiği gibi bilmediğimiz bir yolda terk edilmiş bir halde de bırakabiliyordu.
Sayfa 83 - Doğan KitapKitabı okudu
DOKSAN DOKUZ (TEVHİD)
Doksan Dokuz (Tevhîd) Er-Rahmân’sın, her nefse yetişir merhametin. Er-Rahîm’sin, doldurur sineleri rahmetin. El-Müntakim’sin, öcün tövbesiz kalpleredir.
1.105 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.