Merhabâ hoş geldin ey rûh-i revânım merhabâ Ey şeker-leb yâr-ı şirîn lâ-mekanım merhabâ Çün lebin câm-ı Cem oldu nefha-i Ruh'ul-Kudüs Ey cemilim ey cemâlim bahr u kânım merhabâ Gönlüme hîç senden özge nesne layık görmedim Sûretim aklım ukûlüm cism ü cânım merhabâ Ey melek suretli dil-ber cân fedadır yoluna Çün dedin lahmike lahmi kana kânım merhabâ Geldi yârım nâs ile sordu Kalender neçesin Merhabâ hoş geldin ey rûh-i revânım merhabâ
"Geldin," diye fısıldadı. "Geldin, ruh-u revanım."
Sayfa 469 - Korhan Arjen AlacahanKitabı okudu
Reklam
Üşümek mi Kaderin ?
Taceddin Dergahı bahçasına, koca güvercin ülkesi sığar mı? Aradığın çeşme başında bu garibana da bir tas su dolar mı? Göğsüne soğuk mermeri koyanlar, kıyamından korkanlar mı? Ebeden üşümek mi kaderin Yaktığın gönlümle ısınmadın mı Muhsin’im. Mum ışığında katmer katmer burulan ağlamaklı gecelerim, Namerde, yumruk sıkıp atılırken sırtından vurulan hecelerim, Hiçbiri geri getirmez seni, yetim başıma ben neylerim, Ebeden üşümek mi kaderin Yaktığın gönlümle ısınmadın mı Muhsin’im. Aldırma,göz yum kahpeliklere ey Ruh-u Revanım Elbet, “Doğacaktır sana vadettiği günler Hakk’ın” Nerede Yarın?Nerede kaldı “yarından da yakın”? Ebeden üşümek mi kaderin Yaktığın gönlümle ısınmadın mı Muhsin’im. Ö.Y
Lise yıllarımda bir ara edebiyata merak salmıştım. Üniversite sonuna kadar becerebildiğim kadarıyla üstadları okumaya ve kendi çapımda bir şeyler yazmaya çalışıyordum. Hatta üniversite eğitimimin başında bir dergi kurmak ve rahmetli Üstad Nuri Pakdil ile görüşmek dahi nasip olmuştu ama maalesef bir süredir kalemim kurudu çünkü yazma sebebim artık varlığını yitirmişti. Uzun zaman sonra yazdığım iki şiirimi de sizinle paylaşmak istedim. İlkini aşağı bırakıyorum. DÎDAR-I SENİYYE Nazargahı oldu yüreğimin gözyaşların Efsunkâr bir edayla ey dîdar-ı seniyye Mecazı hakikat eyler karanfil kokun Bahtımın karası ey dîdar-ı seniyye Ömürlük hasrettir gayrı bana buz mavisi ellerin Uzaktasın gayrı bana ey dîdar-ı seniyye Ruh-u revanım oldu her zerresi gülüşün Vecd ile yollara düşürdün beni ey dîdar-ı seniyye Beyhûde geçen yıllara yandım bu akşam Taltif etmedin beni ey dîdar-ı seniyye Ye's-ü reca ile mülaki olmak istedim Hayalden öte gidemedim ey dîdar-ı seniyye Mukadderata perde olmuş büyük bir nur Akşamın kızıllığında aşikar olur ey dîdar-ı seniyye Sevdana yoldaş binlerce dua Ol habib-i a'zama miraç olur ey dîdar-ı seniyye.
Ey Ruh-u revanım Hicret etsem gönlüne, Ensar gibi karşılar mısın. 🕊️
“Geldin... Geldin ruh-u revanım.” “Benim sana gelmekten başka çarem mi var? Sen beni bin kez öldürsen, ben bin birinci kez beni yaşatman için yine sana geleceğim ve sonunda ölecek olmak umrumda bile değil.” “Denizlerin de yanacağını bana sen öğrettin.”
Sayfa 469Kitabı okudu
Reklam
Muazzam bir hitab. ..
Ruh-u revanım. 🥰🥰🥰❤️❤️❤️
Merhaba, hoş geldin, ey ruh-i revanım, merhaba! Ey şekerleb yar-i şirin, lamekanım, merhaba! Çün lebin cam-i cem oldu nefhe-i Ruhülkudus, Ey cemilim, ey cemalim, behr-ü kanım, merhaba. Könlüme heç senden özge nesne layık görmedim, Suretim, aklım, ugulum, cismü canım, merhaba. Ey melek suretli dilber, can fedadır yoluna, Çün dedin lehmike lehmi, gane kanım, merhaba. Geldi yarim naz ile, sordu, Nesimi, nicesen? Merhaba, hoş geldin, ey hırdadehanım, merhaba
Yolculuk ne yere ruh-u revanım.🍀 Yolcunun duası kabul olurmuş, Dualarına talibim mütemadiyen.
103 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.