GENÇLİĞİN ÜÇ ALINYAZISI!
Gençliğimiz neden çırpınıyor? “Sosyal-ekonomik” nedenmiş. O nedir? Gerçekleri gevelemeyelim. Hiç değilse Gençliğe bir insanca geçim sağlayan gelecek gösterilse? Batı Finans-Kapitali, aydın gençliğini sömürgelerine, geri ülkelere “Uzman” yahut değnekçi olarak sürerek besler. Bizim aydın gençlik için iki yol kalır: ya 30 yaşına dek okuduktan
Platon'un Mağara Benzetmesi
Şimdi, Dedim, insan denen yaratığı eğitimle aydınlanmış ve aydınlanmamış olarak düşün. Bunu şöyle bir benzetmeyle anlatayım: Yeraltında mağaramsı bir yer, içinde insanlar. Önde boydan boya ışığa açılan bir giriş... İnsanlar çocukluklarından beri ayaklarından, boyunlarından zincire vurulmuş, bu mağarada yaşıyorlar. Ne kımıldanabiliyor ne de
Platon (Eflatun) Devlet Adlı kitabın da gecen Mağara Benzetmesi sayfa 231 -237Kitabı okudu
Reklam
...Yarın Bayram
Toplum olarak biliyoruz ki genel olarak bakarsak karamsar değilim ve güzel düşüncelere sahibim. Çok güzel bir milletiz. Kızınca bi ton laf sayıyoruz ama yinede seviyoruz birbirimizi. Sanki bir ekmek kalmamış, peynir yokmuş, açıktaymışız gibi gaza getirip algıyla sürekli stresli yapanlar sayesinde ; Şükürler Sabırları Hatırları Hallederizi
120 syf.
·
Puan vermedi
Kuşeyri gibi devlerini yetiştirmiş, seçkin bir alim ve mürşittir.. Bir müminin bu dünyadaki huzuru ve öte alemdeki sonsuz saadeti, dupduru bir gönle, yatışmış bir kalbe ve dingin bir ruha sahip olup olmamasına bağlıdır. Bir bakıma uygulamalı psikoloji elkitabı niteliğindeki bu eseri yazar, inananlar her iki dünyada da gerçek anlamda mutlu olsunlar diye kaleme almıştır. Efendimiz aleyhisselamın "Kendini bilen Rabbini bilir!" sözünden yola çıkan kitap, kendini gerçekten bilmek isteyene, kendisinin ruh hallerini bütün yönleriyle gösteriyor. İnsana berrak bir ruh aynası tutuyor. Kişinin benliğini, egosunu, nefsinin dalgalanmalarını bütün çıplaklığıyla gözlerinin önüne seriyor. Ve yazar, kişinin sadece ruhsal hastalıklarını göstermekle kalmıyor, her iki cihanda dingin bir hayatı olsun isteyenlere, uygulaması çok kolay reçeteler de sunuyor..
Ruhun Hastalıkları ve Çareleri
Ruhun Hastalıkları ve ÇareleriEbu Abdurrahman Es-Sülemi · Sufi Kitap · 20191,383 okunma
Divan Edebiyatı Ruhu
Dışı, kabuğu anlatmak kolay, zor olan insanın varoluşundaki öze eğilmek, ruhu verebilmektir. Ruh meselelerini kurcalayabilmektir. Divan edebiyatı şairi bunu yaptığı için beşeridir de. Çünkü bütün insanoğlunda ortak olan bir duyguyu konuşuyor o. Bütün bir divan edebiyatının söz oyunlarından ibaret sanmak, insani ilişkiler den yoksun gibi görmek, onda, faydalanabileceğimiz hiçbir şey yok demek, bizim neslin içine düştüğü en acıklı hallerden biridir belki. Divan edebiyatı ruhun meselelerini kendine özgün açılar ve araçlarla verirken, insanlar öylesine içli dışlıdır, insanla birbirine öyle girişiktir ki, topluma hakim olan onu kapsayan belirli ruh haleti yavaş yavaş etkinliğini yitirmeğe başlayınca, edebiyat da buna eş olarak değişmeye uğramış, özden kabuğa geçmiştir. Bugün bizim için divan edebiyatının yaşayan, canlı bir değeri var da, kronolojik bakımdan ondan bize çok daha yakın olan, tanzimat ve sonrası edebiyatının ancak, (tarihi) bir değeri var. Çünkü bu dönemin yazarları öze, insana, ruha inmemişler, kabukta kalmışlar, ruhu adeta harcamışlardır. Bu yüzden de sundukları sesler hiçbir zaman evrensel konumlarda yer tutmamıştır.
285 öğeden 331 ile 285 arasındakiler gösteriliyor.