Hasta ruhun yanında elbet kalmamak gerekir. Ruhu bulaşıcıdır çünkü. İyileşmek bir yana dursun karar verme mekanizması çökmüştür. Kızgım bir hale sokar böyle insanlar. Çünkü çaresiz bırakmasından, hayatından o kadar kolay çıkamayacağını da biliyorsa işler zorlaşır. İşte bu hasta köklerin iyileşmesi zaman alacak, tek umut benim ruhumun iyileştirici gücünün baskın gelip onu iyileştirmesi. Hasta olmadan, çok yakın olmadan bağlar da kopmadan bu mümkün mü? Şu kısacık ömre bu doğru mu? Anlamlı mı?
Yarın anaokulundaki son iş günüm. Törenle birlikte yaz okulunu kapatıyoruz ve sanırım hayatımdaki en güzel deneyimlerden birini yaşadım. Şunu gerçekten fark ettim ki, çocuklar iyileştiriyor; saf sevgileri, umut dolu bakışları beni bu hayata daha sıkı bağlanmamı sağlayan şeyler oldu.
Sizi çok özleyeceğim, minikler :)
Bir ruhun iyileşmesi için fazlasıyla yetersiniz çünkü durduk yere sabah getirdiğiniz çiçekler, ders aralarında getirdiğiniz çikolatalar ve en çok da neşeniz... Şimdi öğretmenlerin neden mezuniyetlerde ağladığını anladım. Bol gözyaşlı bir yarın beni bekliyor gibi jsjsjsjsjsjs.