Merhabalar
Türkiye'nin en ünlü arkeologlarından biri Mehmet Sayman Şanlıurfa'da Örencik köyü yakınlarında insanlık tarihinin en eski yapısı olarak kabul edilen Göbekli Tepe'ye aylar önce incelemeye çağırılan 3 arkeologlardan biriydi. Beraberinde Hande Bayatlı ve Ferhat Toköz adındaki meslektaşları ile Göbekli Tepe'de
"Bedenimiz kesintisiz bir kendi kendini düzeltme süreciyle yenilemek üzere tasarlanmıştır. Bu prensipler aynı şekilde ruhun, özün ve aklın iyileşmesi için de geçerlidir."
Acıyor mu?
-Morluk mu? Eskisi gibi değil
"Hayır, ruhun. Acıyor mu? Ağrıyor mu?"
Güçlükle yutkundum. "Evet."
Gözümden düşen bir damla yaşı sildikten sonra bana o nazik gülümsemesiyle baktı. " erkek arkadaşım bana şiddet uyguluyordu. İnsanların göremeyeceği yerlerim uzun süre mor kalırdı. Dışardan mutlu görünüyorduk. Ama ben içten içe ölüyordum. Yüzümde büyük bir iz bıraktığı zamana kadar bu istismar döngüsüne bir son vermem gerektiğini anlamamıştım. Kendimi aşağılanmış hissediyordum, morlukları gizlemek için çok fazla makyaj yapıyordum. Ancak sonra ondan ayrılmanın bir yolunu buldum. Zamanla dışarıdan görünen çürükler iyileşti ama ruhumdakilerin iyileşmesi çok daha uzun sürdü kalbim paramparça oldu. Gerçek erkekler, sevgisini göstermek için dokunmak dışında asla bir kadına el kaldırmaz. Birinin bana bunu yapmış olmasından nefret ediyorum. Birinin beni incitmiş olmasından nefret ediyorum."