Ruhunu doyurmak ..
"Kapağı ilgimi çeken bir kitap bulursam son sayfalarından daha fazlasını okuyorum .. severek"
Satırlarında diğer insanlara benzemeyen bayağılıklardan ve küçüklüklerden uzak insan ruhunu tekrar buldum. Mektubunun bir yeri bana bilhassa yakın geldi : İnsanların hemen hepsi hayatı karın doyurmak ve lalettayin biriyle yatmaktan ibaret farz ederler. Halbuki bu takdirde insanın diğer hayvanlardan ne farkı vardır , onların dimağları da karınlarını doyurmak ve kendilerine bir eş bulmak hususunda kâfi derecede hizmet görüyor , ancak bunları düşünmek , onlardan hiç ayrı olmamamız demektir. Halbuki insanın bir de dimağı vardır ki yemek , yatmak , eğlenmek gibi şeylerle alakadar olmayan birtakım ihtiyaçlar taşır. Kendine yakın bir arkadaş arar. Kendisine yardım edecek (maddi ve manevi yardım edecek) diğer bir insan ister ve bunun mümkün olabilmesi için yardım isteyen diğer insanlara yardıma hazır bulunur. Sonra muhakkak sevilmek ister , bunun için de başkalarını sever. Düşün , dünyada yalnızlık kadar feci şey var mıdır ? Tabii yalnızlıktan kafa yalnızlığını kast ediyorum , yoksa dünya bir sürü kuru kalabalıkla dolu... Ama bizim manevi hayatımızda , maddi hayatımızda bize eş , arkadaş olabilecek insan ne kadar azdır.
Sayfa 49 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Reklam
232 syf.
·
Not rated
·
Read in 3 days
Not: "Kitap incelemem" demek yerine "kitap hakkındaki duygularım" demek daha doğru olur sanıyorum. Önyargıyı sadece olumsuz olarak algılamamak gerek. Bir gün Maya Kitap' ın sayfasında dolanırken Gönül' ün kapağına rastladım ve tek kelimeyle bayıldım. İçeriğini de okuyunca tamam dedim ben bu kitabı kesinlikle seveceğim. Bu yüzden mutlaka okumalıyım. Ve okudum. Sevdim mi? Gerçekten sevdim. Normalde kitapların kapağına aldırmam alırken, çünkü içindeki cevheri gizleyebilirler. Ama bu kapak sanki içindeki nahifliğin dışa vurumu gibi geldi bana. O yüzden ayrı bir hoşuma gitti. İçeriğine gelecek olursam... İnsan her zaman kendini geliştirecek şeyler okumaz. Kimi zaman da ruhunu doyurmak ister. Duygusallığın kollarına atılmak ister. Bu kitap böyle bir kitap işte. İçinde tabi ki çıkarılacak dersler var ama ben kelimelerin akıntısına kapılıp karakterlerin aşklarına, dostluklarına, acılarına tanıklık ettim. Hep bu tarz romanlarda batı türünde okuduğumdan dolayı uzak doğuya yönelik böyle bir kitap bana farklı bir tat verdi. Okurken o dönemde yaşamış gibi hissettim kendimi. Herkesin sevebileceği bir roman olmayabilir; içinde gizem olsa da durağan ilerliyor. Fakat çok akıcı. Çevirisini de ayrıca beğendim. Hatta kitapla ilgili en çok hoşuma giden ayrıntı da şu oldu: "Denilebilir ki Türkçede "gönül" gibi gerekli anlam derinliğini haiz bir kelime bulunmasaydı, bu kitabın Türkçe başlığı "Kokoro" olarak kalabilirdi. Zaten İngilizce başta olmak üzere birçok dile yapılan çevirilerinde de başlığın "Kokoro" olarak kaldığını görüyoruz." Keyifli okumalar...
Gönül
GönülNatsume Soseki · Maya Kitap · 20181,591 okunma
Victor Hugo hakkında "bilmediklerimiz"(Alıntıdır)
EDEBİYAT Victor Hugo hakkında az bilinen 10 şey Romantik akıma bağlı şair, romancı ve oyun yazarı, aynı zamanda Fransa'nın en büyük yazarı olarak görülen Victor Hugo kimdir? Peki, edebiyat tarihinin en önemli isimlerinden olan Victor Hugo'yu gerçekte ne kadar tanıyoruz? İşte Victor Hugo hakkında az bilinenler... ''Öldükten sonra yaşamak
112 syf.
8/10 puan verdi
·
Read in 26 hours
Asıl Vahşet Çağrısı?
Jack London kaleminden... Bir köpek ve hikayesi ile ilgili olanca genişliğiyle yapılan yorum ve incelemelerin üzerine ne koyabiliriz ki? -Bir melez (Çoban köpeği- Sen Bernar) köpek Buck'un kendi doğasını bulma yolculuğunu... -Altın madeni arayan insanların ölüme yürüyen yolculuğunu... -Yaşam, ölüm ve tekrar yaşam
Vahşetin Çağrısı
Vahşetin ÇağrısıJack London · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202332.7k okunma
250 syf.
10/10 puan verdi
İlk defa bir kitabı okurken kalbimin acıdığını hissettim.. Kitabın kurgusu baştan sona travmatik olaylarla örülü. Sartre da dediği gibi toplum gerçekten de tedavisi olmayan bir hastalık yaşama içgüdümüz neden bu kadar kuvvetli anlamıyorum. Karnını doyurmak için kucaktan kucağa atlayan insanlar ruhunu pazarlayan kişiler.. herşeye son vermek bu kadar zormu ? İnsanları hayatta tutan bir umut belki herşey düzelir beklentisi, düzelse bile ne değişirki geçmişte yaptığımız hatalar bizimle birlikte gelmezmi bizim kişiliğimizi oluşturan unsurlar bunlar degilmidir ? Ne diye uğraşıyoruz ki metrix bahsedilen bir diyolog bunu ne kadar güzel açıklar: boşuna uğraşıyoruz herşey basit insan zekasının oluşturduğu bir yapaylık dünyası. Bu kadar iğrençligi insandan başka hangi varlık yapabilir? Aslında toplumun bu kadar yozlaşmasının sebeplerinden biride kapital sistemin para etmeyen herşeyin değersizleştirilmesi bunu bu kitapta daha açıkça gördüğümü sanıyorum. Sevgi kavramı şuan ki yaşadığımız düzende para etmez bunu kitaptada açıkça görebiliyoruz. Yusuf'la muazzez'in yaşadığı aşkın bu düzen içerisinde yeri yok çünkü sevgi etrafında bulunan herşeyi yüceltir fakat parasal değeri yoktur. Kitapta dostlukta çok güzel anlatılmış bununda yaşadığımız devirde yeri yok çünkü insanlar birbirlerini umursamıyor bunun adını da özgürlük koyuyor. Paranın kölesi olan insanlar için bu yüce değerlerden bahsedilebilir mi ? Bozulmuş toplum yapısının bu kadar güzel anlatıldığı bir kitap okumamıştım. Yinede bütün güzellikler sizinle olsun benden bu kadar azizim.
Kuyucaklı Yusuf
Kuyucaklı YusufSabahattin Ali · Karbon kitaplar · 2019175.9k okunma
Reklam
172 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.