464 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
Hayatımın Kitabi
#İkiŞehrinHikâyesi #CharlesDickens 462 sayfa Uzun zaman olmuştu klasik okumayalı. Bu bağlamda, ruhumu beslemek adına okuduğum bu kitabın kapağını kapatırken, hissettiklerime binaen çok doğru bir seçim yaptığımı anlamış olmakla birlikte, bu kitabı okumakta nasıl böylesine geç kalmış olabilirim, düşüncesiyle de kendime kızdım. İKİ ŞEHRİN
İki Şehrin Hikâyesi
İki Şehrin HikâyesiCharles Dickens · Can Yayınları · 202359.5k okunma
280 syf.
·
Not rated
·
Read in 6 days
Bir portre çizersin hayatın biter...
SsPOillErr içerir!! Dorian Gray'ın Portresi: Herkese merhabalar... Uzun bir aradan sonra yeni kitap incelememle burdayım. Dorian Gray'ın Portresi.. 1000K sayesinde tanıdığım hatta yoğun bir şekilde maruz kaldığım kitabı okuyup bitirdim. Belki başkaları da görüp okumayı düşünür... Ayrıca kitabı hafızamda kalıcı hale getirmek adına bu incelemeyi
Dorian Gray'in Portresi
Dorian Gray'in PortresiOscar Wilde · Can Yayınları · 201874.2k okunma
Reklam
Ankara metrosunda
Kızılaya sabah gidersin, Tunali Hilmi'ye ise akşam. Bir midyeci var Tunalida. muazzam. Bir de waffleci vardı ama batmış, üzüldüm. Ismi Abbas waffledı. adım başı bir bar, meyhane veya psikolog, Tunali beni sever ben de Tunaliyi. Lise sondayız, sen bana aşık. Fark etmem zaman aldı. Gitmisiz Kızılaya her sokagin kosesine yazılar yazdık. Vandalizm gibi degil de sanki Banksy gibi hissederek. Çok güzel bir gündü, ben aşık degildim ama çok güzeldi. Bozuk otobüs durağına oturup gelmeyecek otobüsleri bekledik. Sen bana Sokratesi anlattin Platona da öküz mü demistin onun gibi bir şey. Tarihi bilmem neydi şimdi ismi işte oraya gittik, kimse yok, oturduk bir taşa. Kemiklerin yapısını çok sevdiğini anlattin. Aslinda kimsenin güzel olmadığını kemik ve et olduğumuzu da. Sen cok guzel kizdin oysa. Ben sadece ne kizlari ne de erkekleri, neyse. Sonra ben bir rüya gördüm. Yillar sonrasindayiz, ben ankaradan cok uzaktaymisim, ben o ulkeden cok uzaktaymisim ama dönmüşüm. Yine ikimiz de o ayni taşa oturmuşuz. Ben bileklerini çeviriyorum, ruhunu görüyorum, ölümü görüyorum, kan izlerini. Ağlıyoruz. Özür diliyorum. Neden özür dilediğimi bilmiyorum. Affettin mi hatırlamıyorum. Kehanetin büyük çoğunluğu gerçekleşti, umarım kendini öldürmemissindir. ps Enginarı hala sevmiyorum. Hayir felsefe olimpiyatında gordugumuz o kıvırcık saçlı çocuğun adı eren değilmiş, 2 sene önce öğrendim.
...'dan ayrılsa da, gönlünden onu söküp atmış değildi. Zaten böyle bir şey, en son isteyeceği bir şeydi. O, ruhunu koşullar elverdiği ölçüde tıka basa sevgiyle doldurmak isterdi.
296 syf.
·
Not rated
·
Read in 6 days
Çiçek gibi bir kitap okudum desem haksızlık etmem her halde.. Ne zaman ruhumu dinlemek ve kendime gelmek istesem elim bir Mustafa Kutlu kitabına gider.. Hikaye Suna’nın ağzından anlatılmaya başlıyor ve son buluyor.Suna ve Elif, kırılgan,hassas ve bir o kadar da güçlü iki insan ve hikayenin diğer kahramanları.. Öyle güzel dersler veriyor ki canım kitap. İnsan hikaye kitabı demeye çekiniyor.. Sevginin ve sadakatin ne kadar değerli olduğunu öğretiyor. Ve yaşanan onca şeye rağmen Allah’a teslim olmanın Rabbine sığınma kararı verip bu yolda attığı adımları ve vazgeçişleri öğretiyor.. Okurken dinlenme ve bol bol düşünme garantili.. Okudum bitti diye düşünmekten ziyade zaman zaman alıp altını çizdiğin satırları tekrar tekrar okuyup aynı satırlarda farklı düşüncelere dalmalık.. Sevgili Mustafa Kutlu ara ara kitabı yazma konusunda eleştirilerini, espirilerini ekleyerek hikayeye farklı bir bakış açısı katmış.. İyi ki de okudum uzun bir aradan sonra bol bol düşünmeme ve bazı konularda yol bulmama vesile oldu.. Ne düşündüğümü ne hissettiğimi bilir gibi tam zamanında okuyup çok da güzel şeyler öğrendiğim, çok değerli bir kitap oldu benim için.. Daha fazla geç kalmadan Mustafa Kutlu ile tanışın böyle güzel eserler ile tanışmak için daha fazla geç kalmayın... keyifli okumalar.
Sevincini Bulmak
Sevincini BulmakMustafa Kutlu · Dergah Yayınları · 20181,828 okunma
Ah, şu dünyada gerçekler ne kadar korkunç! Bu güzel, bu halim selim, bu göksel varlık bir zalimdi, ruhumun dayanılmaz tiranı, bir işkenceciydi! Bunu söylemezsem kendime iftira atmış olurum! Onu sevmediğimi mi sanıyorsunuz? Onu sevmediğimi kim söyleyebilir? Bakın: Burada bir alay, burada yazgının ve doğanın acı bir alayı var! Bizler lanetlenmişiz, insanoğlunun hayatı gerçekte lanetlidir (bu arada benim de tabii...). Bazı konularda hatalı davrandığımı kabul etmem gerekirmiş. Evet, yanlış olan bir şeyler vardı. Her şey açıktı, planım gökyüzü kadar aydınlıktı: “Sert ve kibirli olacağım, kimsenin ruhumu yatıştırmasına ihtiyacım yok, suskun acılar çekerim.” Evet, hepsi buydu, yalan söylemiyordum, yalan söylemiyordum... “Bunda gönül yüceliğinin olduğunu kendisi sonra görecek, ama şimdi sezemez. Bunu zamanla anlar anlamaz, bana on misli değer verecek ve ellerini göğsünde kavuşturarak bana yalvaracaktı.” İşte plan... Ama unuttuğum ya da gözden kaçırdığım bir şeyler olmalıydı. Beceremediğim bir şeyler vardı sanki. Ama yeter, yeter artık. Kimden bağışlanma isteyeceğim ki şimdi? Her şey bitti, cesur ve gururlu ol be adam! Kabahatli olan sen değilsin...
Reklam
1,000 öğeden 471 ile 480 arasındakiler gösteriliyor.