İlk başlarda klasik aşk kitabı sandığım için ön yargı ile başladığım bir kitaptır. Sakin ve basit bir gençlik aşkı gibi başlayıp yarısında sizi şoka sokan ve kitabın o kırılma noktası olan yerde sizi doğru mu okudum acaba, diye tekrar tekrar okumaya iten ve yanlış okumadığınızı anladığınız anda kitabı şöyle bir bırakıp ne oldu şimdi deyip o şoku atlatmaya çalışmak... O andan itibaren kitabın güzelliği gözümüze çarparken bir yandan göz yazılarınızı tutamayıp hıçkıra hıçkıra ağlatan bir kitaptı. Kitap bittiğinde hissettiğiniz sarsılmışlık, sanki tüm suç sizinmiş gibi hissettiğiniz o ağır suçluluk... Bilmiyorum belki siz ağlamayacaksınız ama sanırım benim hayatımda hıçkıra hıçkıra ağladığım, sesim duyulmasını diye kendimi paraladığım ilk kitaptı... Ön yargılarınızı bir kenara bırakıp bir deneyin bence.