Bir konuşmayı dinlemeye gidebilirim ve söylenenlere büyük ilgi gösterip bununla meşgul olabilirim, ama o gece rüyamda konuşmacının kravatını görebilirim. Ve sonrasında da bir psikanaliz esnasında bu rüya bağlamında (ve elbette geçmiş ve şimdiki yaşamım bağlamında) kravatla ilgili çağrışımlarımı aktardığımda, beni o kadar içine çekmiş olan konuşmada söylenmiş herhangi bir şeyden çok daha farklı düşünce, his ve anılar keşfetmem kuvvetle muhtemel olacaktır. Bir başka deyişle, ilgi gösterdiğim ve dikkat ettiğim şeyler, yalnızca veya basitçe benim ilgi gösterdiğimi düşündüğüm şeyler değildir. O konuşmada, benim için, benim fark etmiş olduğumdan çok daha fazla şey vardır; benim bir tarafım tarafından Freud'un “günden kalanlar" dediği şey için kullanılmıştır- bilinçdışı isteklerimi bir rüyada formüle etmek amacıyla kullanmam için günden bana kalanlardır. Gün içinde geçen zaman, rüyayı gören kişi tarafından bilinçdışı durumdaki kabul edilemez ve bununla beraber fark edilmemiş arzularını rüya aracılığıyla formüle etmenin bir yolunu bulması için kullanılmış gibidir. Veya başka bir şekilde ifade etmek gerekirse gün, muhtemel bir geleceğin anlamını çıkarmak için, muhtemel bir gelecek çıkarmak için kullanılır.
Sayfa 28Kitabı okudu
Sembollerin rüya yorumu için anlam ve öneminin abartılmaması…
“… Sembollerin rüya yorumu için anlam ve öneminin abartılmaması, rüya tercümesinin sembollerin tercümesiyle sınırlandırılmaması ve rüya görenin çağrışımlarını değerlendirmekten vazgeçmemek gerektiğini söylemek isterim.
Rüya yorumlanırken, rüyayı görenin ifadeleri belirleyicidir; sembollerin bizim tarafımızdan gerçekleştirilen tercümesi bu bağlamda ancak yardımcı bir rol üstlenebilir.”
-Sigmund Freud, Rüyaların Yorumu, Say Yayınları, syf: 386-387
Sayfa 386Kitabı okuyor
Rüya gören kişinin algıladığı imgeler, sınırı aşmış olan bilinçdışı duygu ve düşüncelerin maskelenmiş biçimleridir.
Psikanalizin görevlerinden biri, bildiğiniz üzere, ilk çocukluk yıllarına saklanan amnezinin üzerindeki perdeyi kaldırmak ve içlerinde yer alan çocuğa ait ilk cinsel hayatın kendini gösterdiği belirtileri bilinçli hafızaya getirmektir. Çocuğun bu ilk cinsel deneyimleri, acı verici kaygı , yasaklama , hayal kırıklığı ve ceza etkileriyle bağlantılıdır. Bunların baskılandığını anlayabiliriz ama bu şekilde, rüya yaşantısına bu kadar çok rüya fantezisine nasıl şablon sağlayabildiklerini ve rüyaların çocukluktan olan bu sahnelerin yeniden oluşumu ve onlara yapılan göndermelerle nasıl böyle dolu olduğunu anlayamıyoruz.
Freud ve Rüya…
“Freud, bir rüyanın asla tam manasıyla yorumlanamayacağını ve rüyaları okumak için belirlenmiş kurallar bulunmadığı gibi bir rüya
simgeleri sözlüğünün de bulunmadığını söyledi.
Her şey, her bireyin analizi bağlamında her bir rüyaya bağlı olarak değişirdi.”
-Darian Leader, Neden Uyuyamıyoruz, Nova Kitap, syf: 111
Sayfa 111Kitabı okudu
“Freud, insanın teşhis koyamadığı ruhsal hastalıkların kaynağı olarak burayı işaret ediyordu; bilinçdışını.
İnsanın bastırdığı tüm bu duygu birikimleri elbette ortaya çıkacaktı ama ilk halleriyle olduğu gibi ortaya çıkmayacaktı elbette; daha farklı ve pek de dost canlısı olmayan bir şekilde çıkacaklardı.
Psikanaliz, bunun tedavisinin mümkün olduğunu söylüyor: Serbest çağrışım, rüya analizi ve genel olarak derinlemesine bir çalışma ile kişinin çatışmalı yönleri ve duyguları ortaya çıkarılarak ve kişiyle uzun dönemli bir süreçte yüzleştirilerek kişinin genel yaşam standardında bir yükseliş sağlanabilir.”
Rüya ruhsal duygusal ve zihinsel bir anarşidir bu Kendi başlarına kalan ve kontrolsüz veya amaçsız davranan işlevlerin bir oyunudur rüyalarda ruh Ruhani bir robota dönüşür
Sayfa 62Kitabı okudu
Rüyanın kendisi nevrotik belirtidir
Evet, tüm insanlar sağlıklı olsa ve rüya görse, onların rüyalarından nevrozların incelenmesiyle sağlanan bütün bilgilerin neredeyse hepsini elde edebiliriz.
Sayfa 7Kitabı yarım bıraktı
Rüya/Sanat Kıyası
Rüya, tabiatın bir bitkiyi yetiştirdiği gibi bize bir imge sunar sadece; sonuç çıkarmayı bize bırakır.
Sayfa 77Kitabı okudu
Rüya, edebî bir kompozisyon gibi kolayca anlaşılabilir ve sorunsuz kurgulanmış olabilir ya da âdeta hezeyan gibi anlaşılmaz düzeyde karışık olabilir, garip ögeler, şakalar veya zekice verilmiş kararlar barındırabilir, rüya kişiye net ve bariz veya bulanık ve belirsiz görünebilir, görüntüler tamamıyla algılardaki duyusal güçlü yönleri ortaya koyabilir ya da belli belirsiz pus gibi tayin edilmesi zor olabilir, çok çeşitli özellikler aynı rüya içerisinde farklı yerlere serpiştirilmiş bulunabilir, rüya son olarak alakasız bir duygu hâli gösterebilir ya da çok güçlü neşe veya üzüntü hissi rüyaya eşlik edebilir.
Gizli rüya düşüncelerini ortaya çıkarmak suretiyle rüyaların uyanıklık yaşamının dürtü ve ilgilerini devam ettirdiğini ortaya çıkarmış bulunuyoruz; çünkü rüyalar yalnızca bizim için önem taşıyan ve ilgimizi çeken konularla meşgul olurlar.
Baştan beri bilinçdışıyla gönüllü karşılaşmamı benim yönettiğim ve sonucunu merakla beklediğim bir deney olarak almıştım. Bugün onun ‘bana’ uygulanan bir deney olduğunu söyleyebilirim.
Sayfa 54Kitabı okudu
Rüyalar;
Kendimizde varlığından șüphelendiğimiz ama tam mânâsıyla bilincinde olmadığımız şeyleri bilen bilge ve tarafsız bir arkadaşa sahip olmaya benzer.
Sayfa 167Kitabı okudu
Kapıların ısrarla çalındığı rüyalar, rüyayı gören kişinin hayatında 'dışarıda brakılmış' olan ve (o sırada kişi ne olduklarını bilmese de) işitilmek icin ısrar eden içerikleri sembolize ediyor olabilir.
Sayfa 166Kitabı okudu
Egonun doğal eğilimi kendisini psişenin merkezi olarak görmektir fakat aslında sadece pek çok arketipsel olasılık içinden özel bir yapıya bürünmüş olan zahiri bilinç dünyasının merkezidir. Ego, bir ülkede yönetimi devralabilecek olan tek hükümdara benzer ama kendi topraklarında olan biten her seyi kontrol edemediği gibi olanların ve olabileceklerin tamamının bilincinde de değildir.
Sayfa 165Kitabı okudu