... dürtü gecenin çocuğudur, rüya gören kişinin bilinç dışına aittir ve bu nedenle itiraz edilerek reddedilmiştir. Kendini bir şekilde ifade edebilmek için bastırma duygusunun gece gevşemesini beklemek zorunda kalmıştır.
...Size bu hafta görmeniz lâzım gelen rüyaların listesini veriyorum.
Ve elime bir kâğıt parçası uzattı.
-Doktor, isteyerek rüya görülür mü hiç? Reçeteyle rüya… İmkânsız.
- Bu müspet bir ilimdir, dostum! Burada itiraz olmaz.
Rüya Ruhsal, duygusal ve zihinsel bir anarşidir; bu, kendi başlarına kalan ve kontrolsüz veya amaçsız davranan işlevlerin bir oyunudur, rüyalarda ruh, ruhani bir robota dönüşür.
"Rüya, bizi gerçeklikten kurtarır, gerçekliğe ait normal belleğimizden arındırır ve bizi özünde gerçeğiyle hiçbir ilişkisi olmayan başka bir dünyaya ve yaşam öyküsüne götürür..."
Sayıca fazla olmamakla birlikte tekrarlanan deneyimler, bunların, başka bir şeyin sembolleri olarak değerlendirilip yorumlanması gerektiğini öğretti. (...)
Bu sembolleri nasıl çevireceğimizi biz biliyor fakat rüya sahibi kendisi kullanmış olmasına rağmen bilmiyor olduğundan rüya metnini duyar duymaz yorumlamak için hiçbir çaba harcamadan anlamı bir anda bize apaçık görünebilir ama bu, rüya sahibi için merak konusu olmaya devam eder.
Psikanaliz, medikal psikolojinin bir kolu olduğu için sadece anormal vakalarla ilgilenir ve bu yüzden doktorlara mahsus olmalıdır; fakat rüya psikolojisi normal insan davranışlarına ışık tutmak için geliştirildi
"İyi ve kötü olmak üzere, iki tür rüya vardır. Kötü rüyalarda, aşırı ve kontrol edile mez dürtüler ortaya çıkarlar. Ne var ki, ken dini kontrol edebilen insan, rüyasında gerçeği bulabilir ve kötü rüyalar onu rahatsız etmez."