Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
"Rüya nübüvvetin bir parçasıdır"
Nitekim rüya nübüvvetin bir parçasıdır. Nübüvvet âleminde mülk ve melekûtun tamamı ayan olur. Buna rüyadan bir örnek vereyim: Bir adam rüyasında, elinde bir yüzük olduğunu ve onunla erkeklerin ağzını, kadınlarınsa apış aralarını mühürlediğini görüyor. Rüyasını meşhur rüya tabircisi İbn Sirin'e anlatıyor. İbn Sirin ona diyor ki, sen Ramazan
Sayfa 65 - Kâf, 22. | Gazzali'nin metinde konuştuğu şahsın müntesibi olduğu Ta'limiyye'nin de benimsediği genel Şiî inanca göre, on ikinci imam ortadan kaybolmuştur ve kıyamete yakın yeniden ortaya çıkacaktır.Kitabı okudu
_Freud, rüyaların analizi üzerine muazzam bir kitap yayımladı. Araştırmalarının sonuçları şöyledir: Rüya, çoğunlukla inanıldığı gibi rastgele ya da anlamsız çağrışımlar veya uyku sırasında meydana gelen somatik duygulanımların bir sonucu olmaktan çok uzaktır. Rüya, psişik etkinliğin özerk ve anlamlı bir ürünüdür ve diğer bütün psişik işlevler gibi
Reklam
_Freud, rüyaların analizi üzerine muazzam bir kitap yayımladı. Araştırmalarının sonuçları şöyledir: Rüya, çoğunlukla inanıldığı gibi rastgele ya da anlamsız çağrışımlar veya uyku sırasında meydana gelen somatik duygulanımların bir sonucu olmaktan çok uzaktır. Rüya, psişik etkinliğin özerk ve anlamlı bir ürünüdür ve diğer bütün psişik işlevler gibi
Her halükarda, mesele düşüncelerden kurtulmak değil, daha ziyade onların gerçek doğasını görmektir. Eğer düşüncelere kapılıp gidersek bizi döngüler içinde koşturup dururlar, fakat onlar gerçekten rüyadaki imgeler gibidirler. Bir illizyona benzerler-gerçekte o kadar somut değillerdir. Dediğimiz gibi, sadece düşünmedirler.
Rüyadaki imgelerdir düşüncelerin birer kopyasıdır. Aslolan düşüncedir, imgeler düşüncelerin sadece aksesuarıdır. Bundan sonraki aşama, düşünceler dişisisiniz nasıl izleyeceğimiz, nasıl analiz edeceğimizdir. Böylece rüyadaki tutarsızlıklar anlaşılır olur, en fantastik oluşumlar bile basit ve tamamen mantıklı hale gelir.
Rüyaların Yorumu
Rüyaların Yorumu
Sigmund Freud
Sigmund Freud
672 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
kısa bir özet
1.       RÜYA SORUNLARIYLA İLGİLİ BİLİMSEL                                     KAYNAKLAR 1900'E KADAR)            Geçmis araştırmacılar rüya ile uyku meselesini birlikte ele aldılar. Biz uyku doğal bir fizyolojik durum olmasından dolayı doğrudan rüya ile konuya başlayacağız. A.      Rüyanın Uyanık Yaşamla İlişkisi Kimi görüşe göre rüyalar
Rüyaların Yorumu
Rüyaların YorumuSigmund Freud · Say Yayınları · 20211,446 okunma
Reklam
Uyku felci ve kaçırılma olayı ilişkisi
Uyku felcinin nedenleri kabaca bilinmektedir. Normal uyku döngüsü hem REM'li (hızlı göz hareketi) hem de REM'siz aşamalardan oluşur. REM aşamaları tipik olarak canlı rüyalarla ilişkilendirilir. REM uykusu sırasında vucüdun kasları aslında felç haldedir; muhtemelen bunun sebebi, uyuyan kişinin rüyasında yaptığı hareketleri gerçek hayatta da yapmasını engellemektir. Ne var ki uyku felci nöbeti sırasında bir şeyler yolunda gitmez ve basit bir biçimde anlatacak olursak beyin uyanır ama beden uyanmaz. Sonuç, kişinin hareket edemediği ancak çevresinin tümüyle farkında olduğu korkunç bir zaman dilimidir. Buna ek olarak, rüyadaki imgeler uyanan bilinçle iç içe geçer. Eğer kişi uyku felci olgusunun bilincinde değilse delirdiğini bile düşünebilir. Kıymeti kendinden menkul bir UFO "uzmanının" bu yaşanan semptomların muhtemelen uzaylılar tarafından kaçırılmaya işaret ettiğine ilişkin kitabıyla karşılaşırsa aklını kaçırmadığına ikna olur. Sonraki adım zaten bellidir: Kaçırılma deneyiminin tüm anılarını geri getirmesi için bir hipnoterapistten medet ummak. Ortaya çıkan sonuçsa uzaylılar tarafından kaçırılmaya ilişkin ayrıntılı bir sahte anıdır.
Görüşü benlik ile tanımlayarak, benlik ya da ego, kültürel yapıları ve görüntünün çerçevesini maskeler. Nevrotik semptomlar, dil şürçmeleri, unutmak, rüyadaki imgeler vd. gibi müphem durumlarımızın süreksizliği sosyal içeriğin kaygı merkezli patlamasını belirtir. Psikanalitik kavramlar kesin ve belirli bir şekilde nasıl birşeyin öbürünün yerine geçtiğini açıklar. Kısacası, psikanaliz bir saklama, yerine geçirme, tanımalama kuramıdır. (Saper, 1991: 33)
Rüyadaki İmgeler
Freud'a göre zihnin bilinçdışı bölümüyle bilinçöncesi düzeyi arasındaki sınırın korunması için gerekli bir sansür mekanizması vardır. Bu mekanizma bilinçdışı isteklerin bilinç düzeyine çıkmasına engel olur. Uyku süresinde bu gevşer ve bilinçdışındaki bazı duygu ve düşüncelerin, biçim değiştirdikten sonra bu sınırı aşmasına olanak verilir. Rüya gören kişinin algıladığı imgeler, sınırı aşmış olan bilinçdışı duygu ve düşüncelerin maskelenmiş biçimleridir.
Sayfa 23 - Metis Yayınları